Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sarıgül Türkiye'yi derinden etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası çözüm önerileri sundu. Afet ve Deprem Bakanlığı kurulması gerektiğini ifade eden Sarıgül, “Resmi rakamlara göre ve şu an itibariyle 45 binden fazla can kaybımız var. Depremi önleyemezdik ama önlem alsaydık bu kadar büyük acı ve yıkımla karşılaşmazdık. Hemen ve acilen doğal afetler ve deprem bakanlığını kurmamız lazım. Kurulacak bu bakanlık, ülkemizi depremlere hazırlıklı hale getirmelidir. 

“Konut ve işyerleri depremzedelere bedelsiz verilmeli”

 Sivil toplum örgütlenmesini teşvik etmeli, yerel yönetimleri yetki ve imkân bakımından güçlendirmeliyiz. Devletin yatırım ve hizmetlerinin etkili ve hızlı bir şekilde ulaşması için depremden en çok etkilenen İskenderun ve Elbistan il yapılmalıdır. Depremzedelerin elektrik, su, doğalgaz ve telefon borçları silinmelidir. Bu hizmetler bir süre bedelsiz olmalıdır. Depremden zarar gören vatandaşlarımızın bankalara ve kooperatiflere olan borçlarının silinmesi lazım.Yapılacak olan konut ve işyerlerinin depremzedelere bedelsiz verilmesi lazım.Hayatını kaybedenlerin yakınlarına koşul aranmaksızın ölüm aylığı bağlanması lazım. Depremde yaralanan veya engelli hâle gelen vatandaşlarımıza ilaç, tedavi, protez, araç ve gereçlerin ve ücretsiz verilmesi lazım.

 “Çiftçilerin borçları silinmeli” 

Çiftçilerin traktör, araç ve gereçleri enkazın altında kaldı. Tarım ve orman bakanlığı yardım gönderdi. Hayvancılık ve tarıma ilişkin desteklerini açıkladı. Ama daha büyük, daha uzun süreli ve daha kapsamlı bir organizasyon lazım.Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün, sahiplerinin bakamadığı hayvanlara emaneten bakması lazım. Bölgedeki çiftçilerin, ortak kullanımına açık tarım makine parkı kurulması lazım.Çiftçilerin, bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının silinmesi lazım. Esnafın, tüccarın, sanayicinin devlete olan SGK, Bağ-Kur ve vergi borçların silinmesi ve ödeme zamanı gelenlerin ileri tarihe atılması lazım. Bölgedeki sanayi kuruluşlarının faaliyete geçmesini sağlayacak teşvik tedbirleri almamız lazım. Deprem bölgesindeki illeri, ilçeleri, köyleri alt yapısıyla, devlet binalarıyla yeniden yapmamız gerekiyor. Depremin direk maliyetinin, 50 milyar doları aşacağı yan etkilerle 100 milyar dolara kadar ulaşacağı hesaplanıyor.

 “Yoksulun sofrasına el uzatmayın”

 Bu maliyeti karşılamak için devletin, kaynak bulması gerekecek. Ülkeyi yönetenleri buradan uyarıyorum:Deprem nedeniyle yeni vergiler koymayı düşünmeyin. Hazine ve Maliye Bakanlığı geçen yıl 1. trilyon 100 milyar liralık vergiyi tahsil edememiş. Bunun yarısını bile tahsil etse 550 milyar eder. Toplamanız gereken vergileri toplayın, yoksulun sofrasına el uzatmayın.

 “Yoksuldan değil, zenginden alın” 

Bir deprem fonu oluşturun. Ülke içinden gelen yardım paralarını, yurt dışından gelecek paraları bu fonda toplayın. Deprem vergisi diye başlayan ve özel iletişim vergisi halini alan vergiyi bu fona aktarın.Elinizdeki lüks araçları satın parasını bu fona koyun.Hazine yardımı alan partiler de aldıkları paranın en azından yarısını bu fona aktarsın. 

“Hatay’da, Suriyelilerin çoğunlukta olmasına izin vermemeliyiz”

 Hataylıların başka yerlere göç etmesi mülklerini ellerinden çıkarması, Hatay’ın bir Suriye şehrine dönüşmesine neden olabilir. Hatay’da Suriyelilerin çoğunlukta olmasına izin vermememiz lazım. “Yabancılara toprak satışı engellensin” 

Deprem bölgesindeki şehirler her açıdan cazip hale getirilerek dışarıya göç engellenmelidir. Statlara siyasetin girmesine karşıyım. Aynı şekilde yasaklara da karşıyım. Sporseverlerin sağduyusu ve futbol aşkıyla kendiliğinden çözülecek meseleyi yasaklarla köpürtmekte fayda yok. Lütfen bu kararı gözden geçirin.

 “Nihayet EYT yasası çıktı”

 24 yıl önce çıkan bir yasayla EYT’lilerin hakları ellerinden alınmıştı. EYT’liler, haklarını barış içinde aradılar. EYT federasyonu onlarca miting yaptı. Türkiye Değişim Partisi olarak biz hepsine destek verdik. Her basın açıklamamızda bu konuyu dile getirdik. Nihayet, EYT yasası çıktı. Ama eksik çıktı. Çıkan yasa kademeli prim koşulu getirdi. Çalışma Bakanı, “prime takılanlar olmayacak, 5 bin gün prim şartını değiştirmiyoruz” demişti. Sayın bakan sözünü tutmadı. Bu söze güvenip araba satan kredi çekenler 2 yıl 7 ay daha bekleyecek. Staj ve çıraklık başlangıcının EYT kapsamına alınması lazımdı BAĞ-KUR tescilini yaptırmayan esnafa geriye dönük tescil hakkı verilmesi lazımdı. Esnaf 9 bin günde emekli oluyor. Bu konuda bir düzenleme yapılması lazımdı. n DUYGU BAŞ