- 00:59 THY, Ordu Giresun-İstanbul Seferlerini Artırıyor
- 00:56 Altınordu Belediyesi Karla Mücadeleye Hazır
- 00:55 Kütüphanelerde otomasyon sistemi kullanılacak
- 00:53 "Ağız ve diş muayeneleri düzenli aralıklarla yapılmalı" uyarısı
- 17:44 CHP Korgan Olağanüstü Kongresi, Yoğun Katılımla Gerçekleşti
- 17:24 "BASKILARA KARŞI BİRLEŞEREK MÜCADELE EDECEĞİZ"
- 17:16 OBB Tekerlekli Basketbol Takımı Galip Geldi
- 17:06 Kültür Söyleşileri Devam Ediyor
- 17:01 Trafik Kazasından Sağ Kurtuldu
- 16:38 Başkan Doğan'ın hediyesi okullara ulaştırıldı
- 16:34 Jandarma ve öğrencilerden öğretmene sürpriz
- 16:28 Ordu’da Genetik Sınıflandırma Üzerine Eğitim Alıyor
- 16:29 Orduspor 1967'den Önemli Galibiyet
- 16:13 1 Aralık’ta Perşembe’de Lezzet ve Eğlence Zirveye Taşınıyor
- 15:39 CHP, 24 Kasım’da Buluşuyor
Fındık Fiyatı
‘YÖRE HALKINA DİRENÇLERİNİ KIRMAK İÇİN EZİYET EDİLİYOR’
KIRMIZI BENEKLİ ALABALIK
Cumhuriyet Halk Partisi Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel Meclis’te yaptığı basında İkizdere’de yapılan doğa katliamına dair gözlemlerini anlattı. Adıgüzel ‘’Kırmızı renkli alabalığı kimler öldürdü?’’ diye sorarken açıklamasını şöyle sürdürdü
‘’SIKI YÖNETİM VAR’’
“ İkizdere’deydim, Meclis’e İkizdere’nin selamını getirdim. İkizdere’de olağanüstü hal var. Üstü örtülü bir sıkıyönetim uygulaması var. İkizdere’de terör yoktur. İç çatışma yoktur. Sayın Rize Valisi uygulamaların açıklamasını “iki taraf arası olası çatışmaları engellemek” olarak izah ediyor. Halbuki iki taraf yoktur. Topyekün halk taşocağına karşı çıkarken halkın karşısında, halka küfreden ve doğayı talan eden tek bir şahıs var. Yani tek bir şahsı taraf olarak gösteren Sayın Vali bu kararı ile Anayasa’mızın ifade özgürlüğü ve itiraz etme haklarına engel olmuştur. Aldıkları önlemler vatandaşımızın dilekçe yazma hakkını dahi ellerinden almıştır. Yani Cengiz İnşaat adına Anayasal bir suç işlenmektedir’’ dedi.
‘’DAĞLARI TUTMUŞLAR’’
İkizdere’ye ikinci gidişim ama ilk gittiğimde olmayan şeyler gördüm.’’ Diyen Adıgüzel, ‘’Jandarma dağları tutmuş. TOMA’lar var. Bu da yetmiyor, köy yerinde sudan sebeplerle vatandaşa cezalar yağdırılıyor. Daha aracını yeni hareket ettirmiş vatandaşa kemer takmadın diye ceza yazılırken, Cengiz yandaşı muhtar kemersiz geçiyor, ona ceza yazılmadığı gibi ben uyardığımda da yetkili gülüyor. Pandemi gerekçesi ile cezalar yazıyor. Açıkça valilik emri ile yöre halkına dirençlerini kırmak için eziyet edilmektedir’’ diye konuştu
ÇADIR HIRSIZLIĞI
İkizderelilerin bayraklarla donattıkları bu karkas binaya sığındıklarına dikkat çeken Adıgüzel şöyle konuştu.
‘’Bu binanın önünde çadırları vardı. Ama kimliklerini dahi tebliğ etmeyen birileri bu çadırları bir gece kaldırdı. Buna “Çadır hırsızlığı” diyorum. İkizdereliler arıları ile birlikte bayrakla donattıkları bu karkas binadalar. Rize valisi bu karkas binaya sığınanları korumuyor, ama Sayın Erdoğan’ın koltuğunun altına sığınanları koruyor. Pandemi gerekçesi ile bu eylemlere izin verilmediği söyleniyor. İki gün önce bir ilde bakanlar, valilerin katıldığı tarikat şeyhi cenazesi vardı. Yani dert halkı koronadan korumak değil, Cengiz’i halktan korumaktır. Rize, lebalep kongre tanımının ilk yapıldığı yerdir. Rize valisinin o gün sesi çıkmıyordu.’’
‘’STK’LAR CENGİZ İNŞATININ YANINDA’’
Adıgüzel, ‘’Rize’deki neredeyse tüm STK’lar Cengiz inşaata destek veriyor. Bu nedenle bunlara Sarı STK diyorum. Halktan yana değil ranttan yana tavır alanlara STK değil SCK diyoruz, yani Sivil Cengiz Kuruluşları. Rize, Erdoğan’ın memleketidir. Ancak konu rant olduğunda Erdoğan da şehir tanımamaktadır.
Hayati Yazıcı gelmiş diyor ki: “Biz buraları eski haline çevireceğiz.” Sayın Yazıcı siz hiç kayanın üzerine ağaç diktiniz mi? Bu insan eliyle olacak bir iş değil, ancak Yaradan eli ile olur. Yazıcı’nın söylediği aslında Allah’a şirk koşmaktır.
Ben ilk gittiğimde hemen alttan geçen Eskencedere’de oranın doğal güzelliğini gösterebilmek için olta ile kırmızı benekli alabalık tuttum ve suya geri bıraktım. Dün oraya gittiğimde o derenin kaya ve molozlarla doldurulduğunu yani kırmızı benekli alabalıkların tüm yuva ve yaşam alanlarının yok edildiğini gördüm.
İkizdere’de yaptıkları doğanın imkânlarından yararlanmak değil doğadan hoyratça nemalanmaktır. İkizdere’nin çığlığına kulak verin. Bugün bu çığlığa cevap vermezseniz yarın kimse sizin çığlığınızı duymaz. CHP olarak biz oraya vatanımızı, doğamızı, insanımızı sevdiğimiz için gidiyoruz.’’