Ordu İl Engelli Meclis Başkanı Ümit İşbakan Engelliler için üretilen ürünlerin büyük bir kısmı ülkemizde üretilmemektedir. Üretimi yapılan az sayıdaki araçlar da nitelik bakımından benzerlerine göre yetersizdir. Dahası, engelliler için üretilecek mercek, gözlük, ekran okuyucu yazılım yüklü bilgisayar, mobil cihazlar, akıllı beyaz eşyalar, akıllı baston, Braille ekran, merdiven çıkma cihazı, akülü tekerlekli sandalye, robotik cihazlar ve işitme cihazı gibi teknolojik araçlar için gerekli malzemeler de Türkiye'de bulunmadığından ve yeterli arz oluşmadığından, üretim yapma potansiyeli olan kuruluşlar bu pazara girmeye sıcak bakmamaktadır. Örneğin, görme engellilerin kullandığı Braille ekranlarda yer alan Braille hücreleri, dünyada çok az yerde bulunabilmektedir. Bu hücrelerin üretimi için gerekli tesisin kurulması çok maliyetlidir. Dolayısıyla, Türkiye'de bir kuruluş Braille ekran üretmek isterse, yine bu hücreleri dünyanın çeşitli bölgelerinden ithal etmek zorunda kalacaktır. Bu gibi nedenler, engelli teknolojilerinin Türkiye'de üretilmesinin önünde önemli bariyerler meydana getirmektedir. Dolayısıyla engelliler, yaşamlarını kolaylaştıran bu araçları yurt dışından temin etmek zorunda kalmaktadır.

Bu nedenlerle engellilerin mesleki ve eğitim amacıyla satın aldıkları yerli ve ithal malı teknolojik ürünlerde ve bilgisayar yazılımlarında; 2005 yılında yürürlüğe giren 5378 sayılı Engelliler Kanununun 32’nci maddesiyle 3065 sayılı KDV Kanununda değişiklik yapılarak istisna getirilmişti. Bu sayede söz konusu ürünlerin maliyeti anlamlı oranda düşürülmüştü.

Ne var ki, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından tasarruf tedbirleri kapsamında Meclise sunulan Vergi Paketinin 18’inci maddesiyle bu istisnanın kaldırılması istenmiş; TBMM Genel Kurulu, 26 Temmuz gece yarısı AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla bu isteği yerinde bularak vergi paketini olduğu gibi kabul etmiştir.  

Kabul edilen Kanun Teklifinde belirtilen KDV istisnasının kaldırılması, engellilerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecek ve onları sosyal hayattan koparacaktır. Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri gibi batı ülkelerinde, engellilerin ihtiyaç duyduğu ürünler devlet tarafından ücretsiz olarak sağlanmakta ve belirli aralıklarla yenilenmektedir. Bizler, benzeri uygulamaların Türkiye'de de hayata geçmesi beklentisi içerisindeyken, güç şartlarda bu ürünleri temin edebilen engellilerin önüne çıkarılan bu engel, onları daha da mağdur hale getirecektir.

Engellilerin yasal haklarının TBMM çatısı altında tartışmaya açılmasını ve yasal düzenleme adı altında hak kayıplarına yol açarak eşitlik ve adalet duygusunun zedelenmesini daha da önemlisi Birleşmiş Milletler Engelli Kişilerin Hakları Sözleşmesi ve Evrensel tüketici hakları ihlal edilerek yasal süreçlere engelli örgütlerinin dahil edilmemesini kabul edilir bulmuyoruz. 

Engellilerin tüketici olarak haklarının korunması, insancıl hukukun en önemli ilkelerinden biri olarak kabul edilmesi gerekirken var olan hakların korunamaması; bizleri Devletin politikalarını sorgular hale getirmiştir. Tüketici olarak hayati önem taşıyan ürünlere erişimin daha da kolaylaştırılması gerekirken kazanılmış hakların kaybı, sosyal devlet anlayışına da aykırıdır.

Bu bağlamda öncelikle TBMM’den geçen yasa tasarısının 18’inci maddesinin engellileri ilgilendiren bölümünün, uluslararası sözleşmeler ve evrensel tüketici hakları göz önünde bulundurularak Cumhurbaşkanı tarafından veto edilmesini talep ediyoruz.  Bunun yanı sıra: 

1.TBMM'ye sunulan Kanun Teklifindeki 18’inci maddenin engellilerle ilgili kısmının yeniden değerlendirilmesini, engellilerin kullandığı araçların ithalatında KDV istisnasının sürdürülmesi,

2.Engellilerin hayatını kolaylaştıran bu araçların devlet desteği ile ücretsiz olarak temin edilmesi ve belli zaman aralıklarında yenilenmesi,

3.Yurt dışından ithal edilen ve KDV istisnası uygulanan bu araç ve gereçlerin özel tüketim vergisinden de muaf tutularak tüm engelliler için erişilebilir hale getirilmesi.

Öte yandan; bu Kanun Teklifi TBMM’ye gelmeden önce kamuoyunda tartışmaya açılan “Engellilerin ÖTV istisnalı araç alımında yapılacak düzenlemelerin”, bu Kanun Teklifinde yer almamasından memnuniyet duyduğumuzu belirterek; 1. ÖTV istisnalı araç sahibi engelli kişinin vefatı halinde; mirasçılara intikal eden bu araçtan daha değerli bir mal varlığı bulunmayanların mirasçılarının, araç alımında ödenmeyen ÖTV’yi ödemek zorunda kalmasının (araçtan daha değerli başka mal varlığı miras kaldığında, ÖTV ödenmez), ekonomik güçlük yaşayan aileler adına adil olmayan bir uygulama olduğunu hatırlatarak mevcut mevzuatın, ÖTV’nin ödenmeyeceği biçiminde değiştirilmesini, 

2. ÖTV istisnalı araç alımında uygulanan fiyat sınırlamasının kaldırılmasını ve engellileri ilgilendiren ÖTV ve KDV ilgili düzenlemeler söz konusu ise, öncelikle engelli örgütleri ile müzakere edilmesini TALEP EDİYORUZ.

Bu taleplerin yerine getirilmemesi halinde mücadeleye devam edeceğimizi ve vergi paketinin 18’inci maddesinin engellilerle ilgili bölümünün iptali için Anayasa Mahkemesine başvuru sürecini başlatacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.