Yılmaz, bu zararlının fındık üretimi üzerindeki olumsuz etkilerine ve Ordu ekonomisine verdiği zararlara vurgu yaparak, hükümetin ve yerel yönetimlerin harekete geçmesini istedi.

Üretici Zor Durumda: Doğrudan Gelir Desteği 10 Yıldır Aynı

Yılmaz, konuşmasında, 2014 yılında dekar başına verilen 170 TL'lik doğrudan gelir desteğinin, aradan geçen 10 yıla rağmen artırılmamasının fındık üreticilerini ekonomik olarak zor durumda bıraktığını ifade etti. "2014 yılında dekar başına verilen 170 lira, bir ton gübre alırken, bugün sadece 10 kilogram gübre alınabiliyor. Bu, üreticinin yaşadığı mali zorlukların en önemli göstergelerinden biridir." diyen Yılmaz, fındığın bölge halkı için bir yaşam kaynağı olduğunu belirtti.

Yılmaz, fındığın bölge ekonomisi için vazgeçilmez bir ürün olduğunu vurgularken, "Fındık bizim ekmeğimiz, öğrencimizin bursu, geleceğimizin teminatıdır." ifadesini kullandı. Ancak, fındık üreticilerinin, 2016 yılında Türkiye'ye giren kahverengi kokarca zararlısı nedeniyle büyük bir tehlike altında olduğunu belirtti.

Kahverengi Kokarca: Fındık İçin Pandemidir

Yılmaz, Ordu'da yılda yaklaşık 200 bin ton fındık üretildiğini, bu miktarın Türkiye fındık üretiminin yüzde 30'una tekabül ettiğini belirterek, kahverengi kokarcanın (Halyomorpha halys) son 8 yıldır Türkiye sınırları içinde yayılmasına rağmen, herhangi bir önlem alınmamış olmasını eleştirdi. Yılmaz, "Bu böcek, fındık için bir pandemidir, fındığın koronavirüsüdür. Ancak, koronavirüsü görünmeyen bir tehlikeydi; bu ise göz önünde bir bela olmasına rağmen, şimdiye kadar hiçbir tedbir alınmamıştır." ifadelerini kullandı.

"Bir Kokarca Yılda Üç Bin Yavru Yapıyor, Hükümeti Göreve Davet Ediyorum"

Yılmaz, özellikle Fatsa, Perşembe, Terme ve Altınordu ilçelerindeki fındık üreticilerinin üçte birinin bu zararlıyla karşı karşıya olduğunu, böceğin yılda üç bin yavru yaptığını ve günde 30 kilometre hareket edebildiğini ifade etti. "Bu beladan kurtulmak için hükümeti acilen göreve davet ediyorum." diyen Yılmaz, alınacak önlemler konusunda ivedilikle hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Ordu Afet Bölgesi İlan Edilip Karantina Altına Alınmalı

Enver Yılmaz, kokarca tehlikesiyle mücadele için hükümeti, Tarım Bakanlığı'nı, yerel yönetimleri ve tüm ilgili kurumları göreve davet etti. "İlimizde topyekun bir hareket başlatılmalı; valilik, tarım il müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, ziraat odaları ve birlikler bir araya gelerek Ordu derhal afet bölgesi ilan edilmelidir. Ordu, derhal karantina altına alınarak belirli bir takvim çerçevesinde ilaçlama yapılmalıdır." dedi.

Yılmaz ayrıca, Tarım Bakanlığı'nın geçtiğimiz hafta biyolojik ve biyoteknik ürünlere destek kararnamesi çıkardığını hatırlatarak, "Bu kararnameye fındık ürününün de eklenmesi gerekiyor. Fındık üreticisi, Tarım Bakanlığı'nın bu genelgesine dahil edilmeli." ifadelerini kullandı.

Yılmaz, yerel yöneticilerin ve devletin bu konuda sorumluluk alması gerektiğini belirterek, "Bir böcek bir yılda üç bin yavru yapıyor. Bu beladan kurtulabilmek ancak Ordu ilinin tamamında alınacak mutabakatla mümkün olabilir." dedi. Ayrıca, yerel yöneticilere, milletvekillerine ve tüm kurumlara seslenerek, "Bu, herkesin meselesidir. Kokarca tehlikesiyle mücadelede topyekûn hareket etmeliyiz." çağrısında bulundu.

TMO, Kokarca Belasına Bulaşmış Fındıkları Almalı

Yılmaz, fındık fiyatlarının belirsizliği nedeniyle üreticilerin endişe yaşadığını belirtti. "TMO (Toprak Mahsulleri Ofisi), görevini layıkıyla yapacaksa, birinci derecede kokarca belasına bulaşmış fındık ürününün alım işiyle uğraşmak zorunda." dedi.

Fiskobirlik TMO’nun Altında Fiyat Vererek Üreticiye Mesaj Veriyor

Yılmaz, FİSKOBİRLİK’in açıkladığı fiyatların TMO'nun altında olmasını da eleştirerek, "FİSKOBİRLİK Başkanı AK Parti Milletvekili, TMO'nun altında fiyat vererek üreticiye mesaj veriyor. Diyor ki siz onları bırakın, hükümet biziz, ben milletvekiliyim. Dolayısıyla fındığın olması gereken fiyat 118 lira diyor. Bir tüccara gitmiş, otuz iki çıkmış, öbür tüccara gitmiş, elli iki randıman çıkmış. Böyle bir katip ortak olabilir mi? Yazık değil mi? Ordu Anadolu'nun, Ordu Türkiye coğrafyasının çimentosudur. Bu milletin hassasiyetleri ile oynamayalım. Üreticimize sahip çıkalım. Fındık ürününe değil yüz otuz lira, iki yüz otuz lira da versen devletin hiç zararı yok. Devlet, TMO geçen sene fındıktan altı yüz milyon doların üzerinde gelir sağladı." ifadelerini kullandı.

Yerel Yöneticiler ve Milletvekilleri Tatili Bırakın

Yılmaz, fındık üreticilerinin yaşadığı sorunların çözümü için tüm paydaşların birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı. "Bu mesele, sadece fındık üreticisinin değil, tüm Ordu'nun meselesidir. Kahverengi kokarca zararlısıyla mücadele, siyasetin bir araya gelmesini gerektirir." dedi. Yerel yöneticilerin ve milletvekillerinin tatillerini bırakıp seçim bölgelerine gelmelerini tavsiye etti.

Fındık Bizim İçin Vatan Meselesidir!

Son olarak, Yılmaz, "Bu, bizim için bir vatan meselesidir. Bu çocuklarımızın geleceğidir, Ordu'nun geleceğidir. Türkiye fındığının yüzde 70'ini, Ordu fındığının ise yüzde 30'unu üretiyor. Bu yıl 200 bin ton rekolte beklenirken, kokarca zararlısı nedeniyle 30 bin tona yakın rekolte heba olmuştur. Bu da 200 milyon dolar kayıp demektir." ifadeleriyle basın açıklamasını tamamladı.

Düzenlenen basın açıklamasına,  Enver Yılmaz'ın yanı sıra,  İYİ Parti Teşkilat Başkan Yardımcısı Rıdvan Yalçın, İl Başkanı Fatih Titiz, Korgan Belediye Başkanı Sait Korgan, parti teşkilat mensupları ve vatandaşlar katıldı.

Basın açıklamasına vatandaşların da yoğun ilgi gösterdiği gözlendi.

Mehmet Emin Danış