Başkan Akpınar, mesajında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk kadınlarına olan inancını ve bu alanda yaptığı devrim niteliğindeki reformların önemini vurguladı. Akpınar, Avrupa’nın birçok gelişmiş ülkesinden önce Türk kadınına bu hakkın tanınmasının, Atatürk’ün ileri görüşlülüğünün ve kadınlara verdiği değerin en somut göstergesi olduğunu ifade etti.

“Fransa’da 1944, İtalya’da 1945, Yunanistan’da 1952 ve İsviçre’de 1971 gibi çok daha geç tarihlerde kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınırken, Türk kadını 5 Aralık 1934’te bu hakka kavuşmuştur,” diyen Akpınar, Atatürk’ün kadın haklarını Cumhuriyet devrimlerinin merkezine yerleştirdiğine dikkat çekti.

Açıklamasında, “Atatürk, kadınların toplumsal hayatta aktif rol almasının modernleşmenin ve kalkınmanın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu görerek bu doğrultuda devrimler gerçekleştirmiştir. Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Türk Medeni Kanunu, Kıyafet Kanunu gibi adımlarla kadınların hukuki ve sosyal haklarını sağlamlaştırmış, 1934’te kadınlara seçme ve seçilme hakkını vererek bu süreci taçlandırmıştır,” ifadelerini kullanan Akpınar, bu kazanımların sadece Türk kadınları için değil, dünya kadın hakları mücadelesi açısından da örnek teşkil ettiğini belirtti.

Akpınar, Türk kadınlarının bu tarihi mirastan aldıkları güçle geleceği inşa etmeye devam ettiklerini ve edeceklerini vurgulayarak mesajını şu sözlerle tamamladı:

“Bu anlamlı günde, Ulu Önder Atatürk’ün ileri görüşlülüğünü ve kadınlara olan inancını bir kez daha saygıyla anıyor, Türk kadınının toplumun her alanında eşit ve güçlü bir şekilde yer almasını desteklemeyi sürdüreceğimizi belirtiyorum. Kadın hakları mücadelesinin ışığı yolumuzu aydınlatmaya devam edecek!”

Başkan Akpınar, 5 Aralık’ın yalnızca bir kutlama günü değil, kadın hakları mücadelesinde gelinen noktayı değerlendirme ve eksiklikleri tamamlama açısından da önemli bir fırsat olduğunu ifade ederek, toplumun tüm kesimlerini kadın haklarını daha ileri taşımak için ortak hareket etmeye davet etti.

ZÜLAL AKYÜZ