En çok bacaklarda, özellikle baldır ve uyluk bölgesindeki toplardamarlarda oluşan bu pıhtılar, ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Pıhtının koparak akciğerlere gitmesi, ölümcül akciğer embolisine neden olabilir.

Gençlerde Artan Risk
50 yaş ve üzeri bireylerde yaygın olarak görülen derin ven trombozu, son yıllarda 30-40 yaşlarındaki gençlerde de sıkça teşhis ediliyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Arnaz, bu artışın büyük ölçüde hareketsiz yaşam tarzı ve obeziteyle bağlantılı olduğuna dikkat çekiyor. Erken tanı, tedavi ve genetik yatkınlıkların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Arnaz, derin ven trombozunun önlenebilen bir hastalık olduğunu belirtiyor.

Belirtiler Ne Olmalı?
Derin ven trombozunun en yaygın belirtileri arasında baldırda veya uylukta ani şişlik, ağrı, kızarıklık, sıcaklık artışı ve ani nefes darlığı yer alıyor. Bu belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden doktora başvurmak çok önemli. Tanının hızlı konulması, pıhtının büyüyerek daha ciddi problemlere yol açmasını engelleyebilir.

Tedavi Yöntemleri
Derin ven trombozu tedavisinde kan sulandırıcı ilaçlar, pıhtının büyümesini engeller. Erken müdahale ile pıhtılaşma kontrol altına alınabilir. Bazı hastalarda, özellikle büyük pıhtılarda, cerrahi müdahale olan trombektomi uygulanabiliyor. Ayrıca, stent tedavisi ile damarlar açılabilir ve kan akışı düzenlenebilir.

5 Basit Önlem
Derin ven trombozunu önlemek için uzmanlar şu basit önerileri sunuyor:

• Uzun yolculuklarda sık sık hareket edin ve bol su için.
• Uzun süre oturmanız gerekiyorsa bacak kaslarınızı çalıştırın.
• Obeziteyi engellemek için sağlıklı beslenin ve düzenli egzersiz yapın.
• Sigara içiyorsanız, bırakın.
• Risk altındaysanız, doktorunuzun önerisiyle varis çorabı veya pıhtı önleyici ilaç kullanın.

Bu önemli hastalıkla ilgili erken tanı, yaşam kalitesini artıran tedavi yöntemlerine ulaşılmasını sağlıyor.

Şeyma YILMAZ