HABER: Kübra ÇAKIR - Tuğçe ARSLAN

Milli Eğitim Bakanı ve Ordu Ak Parti 1. Sıra Milletvekili Adayı Mahmut Özer, Altınordu ilçesi Durugöl Mahallesi’nde bulunan Şehit Bayram Gümüş İlkokulu’nu ziyaret etti.

Okul idaresi, öğretmenler ve öğrenciler ile bir araya gelen Bakan Mahmut Özer, öğrenciler ile derse katıldı.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, sınıf ziyaretleri sonrası yaklaşmakta olan dokuz günlük tatil ile ilgili konuşma yaptı. Dönem ara tatili ve bayram tatilinin bir araya gelmesiyle uzayan tatil sürecinde tüm öğretmen ve öğrencilere iyi tatiller temennisinde bulundu.

 Bakan Mahmut Özer öğretmenlere özellikle teşekkürde bulundu. 6 Şubat yaşanan deprem felaketi ardından tüm öğretmenlerin fedakarca sahada görev aldıklarını belirtti.

Konuşmasına Necip Fazıl Kısakürek’in sözünden alıntı yaparak devam eden Bakan Mahmut Özer: “Bu süreçte Necip Fazıl Kısakürek'in kim varım denildiği zaman, sağına soluna bakmadan, tek tek ben varım diyen gençlikle ilgili o Muşlusu gerçekten öğretmenlerimizin tecelli ettiği. Yani altı Şubat depreminde kim var denildiği zaman sağına ve soluna bakmadan sahaya koşan öğretmenlerimiz oldu. Öğretmenlerimiz ki ilk günden itibaren depremzede vatandaşlarımızın yeme ihtiyacını, barınma ihtiyacını karşılamak için gerçekten büyük fedakarlık gösterdiler.” İfadelerine yer verdi. Ardından öğretmenlerin deprem bölgesinde göstermiş oldukları fedakarlıklardan ve desteklerinden dolayı büyük bir şükran duyduğunu dile getirdi.

 DEPREM SÜRECİNDEKİ KAHRAMANLAR

Bakan Mahmut Özer konuşmalarına: “Öğretmenlerimiz kovid on dokuz salgınında da gerçekten sürecin kahramanları olmuşlardı. Vefa gruplarında herkesin can derdinde olduğu zamanlarda vatandaşlarımıza yardım etmek için, yardımları ulaştırmak için, yine meslek liselerinde vatandaşımızın ihtiyaç duymuş olduğu maskeyi, dezenfektanı, yüz koruyucu siperlikleri ve diğer tüm ihtiyaç duyulan ürünleri üretmek ve ihtiyaç noktalarına ulaştırmak için öğrencilerimizle birlikte büyük fedakarlıklar göstermişti. Onun için bu sürecin kahramanı olan tüm öğretmenlerimize en içten tüm milletim adına Milli Eğitim Bakanlığı adına en içten şükranlarımı sunuyorum.

Bölgede olan öğretmenlerimize de, gönüllü olarak çalışan öğretmenlerimize de katkılarından dolayı şükranlarımı sunuyorum. Çok teşekkür ediyorum. Depremde kaybettiğimiz tüm canlarımıza da Allah'tan rahmet diliyorum. İnşallah devlet, millet el ele vererek oraları da hızlı bir şekilde toparlayacağız.” Şeklinde devam etti.

DEPREMDEN SONRA EĞİTİM FAALİYETLERİ

Depremden sonraki eğitim faaliyetlerinden bahseden Bakan Mahmut Özer: “Tabii biz biliyoruz ki deprem bölgesindeki hayatın normalleşebilmesi için eğitimin öncelikli olarak normalleşmesi lazım. 6 Şubat tarihinden itibaren bu bilinçle tüm bakanlıktaki arkadaşlarımızla, valiliklerimizle, il milli eğitim müdürlüklerimizle bu bilinçle hareket ettik. Ve sizlerin de bildiği gibi depremden etkilenen on ilimizde hayatı normalleştirmenin yolunun, eğitimi normalleştirmekten geçtiği bilinciyle, ‘her yerde ve her şartta eğitim’ mottosuyla öncelikli olarak çadırlarda, konteynerlarda yeni eğitim sınıfları oluşturularak öğrencilerimizi bulundukları her mekanda, öğretmenleriyle buluşturmaya büyük özen gösterdik. Daha sonra da deprem bölgesindeki on ilimizi üç kategoriye ayırarak normalleştirmenin yollarını aradık ve bu vesileyle birinci kategoride Kilis, Diyarbakır ve Şanlıurfa illerimizi 1 Mart tarihi itibariyle merkez ve tüm ilçelerdeki eğitim öğretimi normalleştirdik. Yine ikinci kategoride yer alan Osmaniye, Gaziantep ve Adana illerimize de eğitim öğretimi 13 Mart itibarıyla normalleştirdik. Geriye kalan ve depremden en fazla etkilenen Adıyaman Kahramanmaraş, Malatya ve Hatay'da ise merkez ve ilçelerin tamamında bir anda değil sağlam binalarda ilçe bazlı bir şekilde eğitim öğretimin normalleştirmek için 27 Mart tarihinde belirli ilçelerde eğitim öğretimi başlattık.

Bu kapsamda 27 Mart'ta Malatya'da sekiz ilçede, Kahramanmaraş'ta iki ilçede, Hatay'da yedi ilçede ve Adıyaman'da beş ilçede çocuklarımızı öğretmenleriyle buluşturduk.

Daha sonraki süreçleri yönetmesi için valiliklerimize yetki verdik. Valiliklerimiz sağlamlık durumuna göre sadece okulların sağlamlık durumu da değil çevresindeki yaşayan insanların, hayatın akışının normalleşmesindeki durumlara göre diğer ihtiyaçların karşılanması durumuna göre kendi şartları olgunlaşan ilçelerde eğitim öğretime başlamak için inisiyatif kullandılar. Tabii ki inisiyatif kullanırken mutlaka Milli Eğitim Bakanlığı’yla da istişare ettiler. Bu kapsamda Malatya ilimizde 3 Nisan tarihi itibariyle merkez ve tüm ilçelerde eğitim öğretime başlamış olduk.

Yine Kahramanmaraş ilimizde 10 Nisan tarihi itibariyle merkez ve ilçelerdeki tüm okullarımızda eğitim öğretim başlattık. Dolayısıyla aslında 10 Nisan itibariyle yetmiş dokuz ilimizde, merkez ve ilçelerin tamamında eğitim öğretim normalleşmiş oldu. Geriye iki ilimiz kaldı. Hatay'da 3 Nisan'da o mevcut açmış olduğumuz ilçelere ilave olarak İskenderun'da 10 Nisan'da da Belen, Hassa ve Kumlu'da eğitim öğretim başladı. Hatay ve Adıyaman valiliklerimizle yaptığımız görüşmeler neticesinde 24 Nisan, yani bu bir haftalık ara tatilden sonra Hatay ve Adıyaman'da da merkez ve tüm ilçelerde eğitim ve öğretimin başlaması kararı aldık. Dolayısıyla 24 Nisan tarihi itibarıyla artık ülkemizde seksen bir ilde, merkez ve ilçelerde hiçbir eksiklik kalmadan eğitim, öğretim kaldığı yerden devam etmiş olacak. Ve hayatın o bölgedeki normalleşmesiyle ilgili en önemli adamı biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak da tamamlamış olacağız.” Açıklamalarında bulundu.

Diğer illere nakil aldıran öğrencilerin geri dönüş yaptığından bahseden Sayı Özer, geri dönüş rakamlarını açıkladı; “Daha önceden bu on ilimizden diğer illere giden, nakillerini aldıran öğrencilerimizin de geriye dönüşlerini hızlandı. Bugün itibariyle nakillerini diğer illere aldırıp tekrar on ile geri dönen öğrenci sayımız otuz iki bin altı yüz elli dokuza ulaştı.

Ben inanıyorum ki 24 Nisan tarihi itibarıyla Hatay ve Adıyaman'da da tüm merkez ilçeleri açtıktan sonra bu rakam her geçen gün daha fazla artacaktır. En fazla geri dönüşün olduğu ilk dört il sekiz bin iki yüz altmış dokuz öğrenciyle Kahramanmaraş, altı bin dört yüz yetmiş iki öğrenciyle Gaziantep, altı bin yüz seksen bir öğrenciyle Hatay ve üç bin beş yüz on dokuz öğrenciyle Malatya oldu.

Gördüğünüz gibi Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya'da öğrencilerimiz hızlı bir şekilde artık dönmeye başladı. İnşallah bir daha böyle acılar yaşamayız ve hızlı bir şekilde toparlanırız.”

LGS ve YKS’ye girecek öğrencilere önem verildiğini ve özel ihtimam gösterildiğinden bahseden Sayın Özer: “Tabii burada bakanlık olarak en önem verdiğimiz öğrenci grubumuz LGS'ye girecek sekizinci sınıflar ve YKS'ye girecek, üniversite sınavına girecek olan on ikinci sınıflar.

Bakanlık olarak 6 Şubat tarihinden itibaren destekleme ve yetiştirme kurslarını devreye sokarak bu öğrencilerimize özel ihtimam gösterdik. Kaygıya düşmemeleri için ve sınavlara hazırlanmalarıyla ilgili. Şu an geldiğimiz noktada tüm bölgede, yani on ilimizde üç bin dört yüz elli tane destekleme yetiştirme kurs noktasında bu çocuklarımıza destek olmaya devam ediyor. Şu ana kadar yaklaşık yüz kırk beş bin öğrencimiz cari olarak bu kurslardan yararlanıyorlar. Bu bir haftalık tatilde bu kurslarımız kapanmayacak. Açık olmaya devam edecek.”dedi.

Bakan Özer son olarak bu süreçte emeği olan, destek veren herkese teşekkürlerini sundu.

“Ben Eğitimin normalleşmesindeki katkılarından dolayı İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu'ya çok teşekkür ediyorum. AFAD Başkanımız Yunus Sezer'e çok teşekkür ediyorum. Bölgede hem mevcut illerimizin valilerine hem de sayın valimiz gibi bölgeye katkı vermek için giden valilerimize, o süreçteki katkılarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Gerçekten tüm valilerimiz, kaymakamlarımız önceliklerini eğitim kurumlarının açılmasına verdiler. Ve onların bir an evvel normalleşmesi için hayatın normalleşmesindeki katkılarından dolayı özel önem gösterdiler. Minnettarım. Yine bölgedeki koordinatör valilerimize, bakanlarımıza, valilerimize çok teşekkür ediyorum. Özellikle Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Bey'e çok teşekkür ederim. Okulların sağlamlık hasar tespitiyle ilgili süreçlerde çok hızlı destek verdiler. Okul ve hastanelere büyük öncelik verdiler. Yine bu süreçte Mehmetçik okulları açarak öğrencilerimizin okulla buluşmasına büyük katkı veren Milli Savunma Bakanımız Sayın Hulusi Akar'a çok teşekkür ederim. Kuvvet komutanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Yine belki de tarihte ilk kez, tabii ihtiyaç olduğu için kullanmak durumunda olduk. İskenderun'da gemiyi tahsis ederek öğrencilerimizin LGS ve YKS'ye hazırlanmalarında bir katkı veren enerji bakanımız Fatih Dönmez'e çok teşekkür ediyorum. Gerçekten bu süreçte tüm bakanlarımız, eğitim kurumlarının hızlı bir şekilde açılması için çok büyük destek verdiler. Hepsine minnettarız. Tüm öğrencilerimiz, oradaki ailelerimiz adına tekrar tüm öğrencilerimize bir haftalık tatilde iyi eğlenceler, iyi tatiller diliyorum. Ve öğrencilerimizden tek istirhamımız var ders çalışmasınlar, dinlensinler ama tatilde en az bir tane kitap okusunlar. Tüm ailelerine yapmış oldukları fedakarlıklardan dolayı çok teşekkür ediyorum. Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sağ olun.”