- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
“Laik ve Bilimsel Eğitim Tehlikede”
Eğitim Sen Ordu Şube Başkanı Nursen Kaymaz, 2023-2024 Eğitim-Öğretim yılının sonunda eğitimde yaşanan sorunları eleştirdi.
Eğitim Sen Ordu Şube Başkanı Nursen Kaymaz, “2023-2024 Eğitim-Öğretim yılının sonunda eğitimde yaşanan sorunların bizzat Milli Eğitim Bakanlığı tarafından çözümsüzlüğe götürüldüğünü ve yapılan yasal düzenlemelerle dayatıldığını belirtti. Kaymaz, siyasi iktidarın kendi siyasal ve ideolojik hedefleri doğrultusunda attığı adımların, çeşitli vakıf ve derneklerle işbirliği halinde hayata geçirilen dini eğitim merkezli uygulamaların, öğrencileri, eğitim emekçilerini ve velileri doğrudan etkilediğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın son müfredatta eğitim sistemini dini kurallara göre biçimlendirdiğini belirten Kaymaz, laik-bilimsel eğitim anlayışına ve pedagoji bilimine aykırı bir içerik hazırlandığını ve uygulamaya başlandığını söyledi. Kaymaz, ÇEDES uygulamalarının doğrudan laik eğitimi ve laik yaşam tarzını hedef aldığını ve iktidarın siyasal ideolojisinin aracı olarak çocukları kuşattığını ifade etti. ÇEDES projesinin hem laikliğe hem de laik eğitim anlayışına temelden aykırı olduğunu dile getirdi.
Altınordu İlkokulu TÜGVA tarafından kuşatılırken Perşembe Kırlı İlkokulunda interaktif sınıf açılışlarının yapıldığı etkinliklerde bir sınıfın mescit haline getirilmesi 9-10 yaşlarındaki çocuklara başörtüsü ve takke takılarak önlerine rahle ve kuran konması ve tüm bunların protokol önünde yaşanması oldukça düşündürücüdür. Türkiye’de yıllardır bizzat iktidar eliyle hayata geçirilen ve birbirinden ayrı olması gereken eğitim alanı ile inanç alanlarını birbirine karıştırılmasına yönelik her türlü uygulamadan derhal vazgeçilmelidir” dedi.