- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
UĞUR GÜRSOY'UN KALEMİNDEN GAZETECİ KAMİL ÇEBİ'NİN TİYATRO YOLCULUĞU
ÖNSÖZ
Bir döneme tanıklık ettim.
Tüm ömrümün geçtiği güzel şehrimin ve bu şehrin güzel insanlarının yaşamına …Türküler yeşerir verimli topraklarda. Benimde türkülerim anılarım…
Anılarımı dillendirmek, söyletmek için çıktım yollara. Etrafımda çoğalan türkü severlerle, yol arkadaşlarımla daha coşkulu, daha zengin yürüdüm bu ufku açık yoları. Amacım başka başka dünyaları yaşamak ve yaşatmaktı.
Bunu gerçekleştirmiş olmalıyım ki ,
47 yıldır kapanmadı Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu’nda perdeler. Hiç kapanmaması da tek dileğim.
Düz Mahalle Aygören sokaktan tiyatroya giden uzun serüvenimde desteklerini hiç esirgemeyen, her zaman yanımda olan rahmetli anne ve babama, kardeşlerime , eşime, çocuklarıma ve OBKT’yi var eden yol arkadaşlarıma , değerli dostum heykeltraş Metin Yurdanur’a sanatsever Ordululara sonsuz teşekkürler. UĞUR GÜRSOY
KASIM 2011, ORDU
Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu’nun ( OBKT) kurucusu merhum Gazeteci- Yazar, Uğur Gürsoy “Yaşasın Bizim Tiyatro’ adlı kitabında, tiyatronun kuruluşunu, diğer deyişle doğuşunu yazarak gelecek kuşaklara önemli bir eser bıraktı.
Rahmetli Gürsoy; Kitabının ‘Genç Oyuncular’ başlığı altında kaleme aldığı bir bölümünde de tiyatroya kazandırdığı genç oyuncuları anlatıyor.
Tribün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü olarak, birlikte çalışmaktan onur duyduğum değerli büyüğüm, usta Gazeteci merhum Uğur Gürsoy, tiyatroya kazandırdığı genç oyuncular arasında, eski Genel Yayın Yönetmenimiz, Gazeteci Kamil Çebi’ye de yer vermiş.
Merhum Gürsoy, başarılı bir oyuncu olduğunu yazdığı Çebi için ‘sahne ve mizansen çalışmalarında bana yardımcı oluyordu’ diyor.
Gürsoy, ayrıca kitabına “ Dilerim ki, Kamil Çebi’den tiyatroda yararlanılsın” şeklinde bir de not düşmüş…
Ancak, tiyatronun kurucusu rahmetli Uğur Gürsoy’un , tiyatroda yararlanılmasını istediği Kamil Çebi, yıllardır OBBKT’ nun sahneye koyduğu oyunların hiçbirini izlememiş.
Gazeteci Kamil Çebi, bu konuda şöyle dedi;
“OBBKT sahnelediği oyunlar, sanatseverlerin gündeminde yeterince yer almıyor. Yöneticiler, tiyatroyu halkla buluşturmak için çalışmalarına ağırlık vermelidir.”
“ YAŞASIN BİZİM TİYATRO”
Merhum Gazeteci-Yazar, Oyuncu ve Yönetmen Uğur Gürsoy’un , tiyatroya kazandırdığı oyuncular arasında Gazeteci-Yazar Kamil Çebi’de yer alıyor.
Gazeteci Oyuncu-Yönetmen merhum Uğur Gürsoy, ‘ Yaşasın Bizim Tiyatro’ adlı kitabında Gazeteci Kamil Çebi ile ilgili olarak özetle şöyle yazmış;
“KAMİL ÇEBİ’Yİ TİYATROYA ORDU LİSESİ’NDE OKURKEN ALDIM”
…… Ordu lisesi öğrencileri Moliere ‘in ölümsüz eseri ‘Tartuffe’
oyununu sahneye koyacaktı.
Bir gün Lise Müdürü Ali Rıza Güven telefon etti.
----- Uğur Bey, senden bir ricam var. Bizim çocuklar Tartuffe’yi sahneye koyacaklar. Onlara yardımcı olur musun ?
----- Olurum. Seve seve olurum. Ezberi atsınlar.
sahne provaları başlarken gelirim….
Ezber atılmıştı. Çocuklar artık sahneye geçebilirlerdi.
Bir pazar günü beni okula davet ettiler. Gittim.
Başlarında öğretmenleri okulun salonunda beni bekliyorlar.
Tanışma faslından sonra sahnenin perdesini açtık.
Dekorun yerini çizdik. Eşyaların yerine sandalyeler bıraktık. Ve provaya başladık.
Her rejisörün kendine has bir usulü vardır..
Benim de kendime göre bir“ Sahneye Koyma” yorumum vardı.
“ÖNCE ESERİ İYİCE OKURUM”
Önce eseri iyice okurum. Beş, on kez. Eserin yorumunu yaparım.
Ve ben oynasam o rolleri nasıl yaparım.
Ve ben oynasam o rolleri nasıl oynardım, diye kendi kendime sorarım Kendimde bir deneme yaparım. Sonra da çalışmaya başlarım. Çalışmalarım sırasında sahnedeki oyunculardan benim gibi olmalarını istemem. Onları oyunlarında serbest bırakırım. Yaratma güçlerini ortaya koymalarını isterim. Taklitçilikten onları uzak tutarım… Eğer bu çizgide onlarda bir şey görürsem, sadece diksiyon ve sahne trafiği üzerinde dururum. Hayalimde yaşattığım, yorumunu yaptığım tip canlanmazsa o zaman sahnedeki oyuncuya yardım ederim. Rolüne girebilmesi, yorumlaması için onun elinden tutarım.
BAŞARILI BULDUĞUM İSİMLER..
Tartuffe’nin ilk sahne provasını izlerken gözüme çarpan elamanlar arasında Kamil Çebi, Perran Katırcıoğlu, Kenan Gürsoy, şimdi adını hatırlayamadığım Manisalı bir kız öğrenci olmuştu.
Bu öğrenciler sahnede rahattılar. Hele bir yabancı karşısında sıkılmadan rollerini oynuyorlardı.
İlk provadan sonra eseri aldım, okudum. Tipleri konusunda bir yargıya sahip oldum ve başladık çalışmaya. Oyun sahnede canlandıkça çocuklar kabiliyetlerini ortaya koyuyorlardı
Kamil Çebi Tiyatroyu çok seviyordu. Verilen mizansenleri dikkatle izliyor ve kendisinden de kattığı hareketlerle istediğimiz tipi daha da olumlu bir şekilde canlandırıyordu.
KAMİL ÇEBİ’YE “YAŞADIĞIMIZ DEVİR” VE “PUSUDA” OYUNUNLARINDA ROL VERDİM
Kamil benim aradığım tiplerden biriydi. Nitekim onu yalnız “ Tartuffe” ile bırakmadım.
Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu’na aldım. “ Keşanlı Ali Destanı’nda Zayıf Polis Kompozisyonunu şişman Polis rolündeki Harut Erman’la birlikte çok güzel oynadılar.
Yaşadığımı Devir’de Kamil, Andrea’da çok güzel bir tip çizdi.
Her geçen gün sahne tecrübesi arttığı gibi bana yardımcı da oluyordu. Tiyatroyu çok seven bu genç arkadaşıma “ Pusuda” yı ikinci kez sahneye koyduğumuz sırada ona Yaşar rolünü vermiştim. Kamil, adeta Yaşar’ı yaşattı.
Ancak öğrenim için üniversiteye gidince ve peşinden de askerliği gelince Kamil Çebi aramızda pek fazla kalmadı. Ordu’ya döndüğü izinli günlerinde hep bizimle birlikteydi. Bir Tirebolu turnemizi hatırlıyorum şimdi. Bizim arkadaşlar Kamil’i öylesine iyi ağırlamışlardı ki Kamil Çebi, otobüsün arkasında nutuk bile atmıştı.
“ Ben Uğur Gürsoy’un talebesiyim. Tiyatromuzla her zaman ve her yerde gurur duyuyorum. Sizlerden biri olmakla övünüyorum.”
Ve Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu kurucusu merhum Uğur Gürsoy, şöyle bir not düşmüş;
“Dilerim ki, Kamil Çebi’den tiyatroda yararlanılsın…”
UĞUR GÜRSOY’UN ÖZGEÇMİŞİ
1929 yılında Ordu’da dünyaya gelen Uğur Gürsoy, ilk ve orta tahsilini Ordu'da ve lise öğrenimini Trabzon'da tamamladı. Bir dönem Ordu’da Belediye Başkanlığı görevinde bulunmuş olan babası Ali Rıza Gürsoy'un kurduğu Tekâmül gazetesinde başladığı gazetecilik hayatını Gürses ve Hareket gazetelerinde sürdürdü. 1964 yılında Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosunu (OBKT) kurdu.
1972-1982 yılları arasında Hürriyet Gazetesi Karadeniz Bölge Şefliği ve Basın Konseyi üyeliği yaptı. “Yaşasın Bizim Tiyatro” adlı kitabı, TÜYAP Kitap Fuarı'nda CİNİUS Yayınları standında yayınlandı. Tüm ömrü güzel Ordu’da ve bu şehrin insanıyla birlikte geçti. Amacı Ordu ilinde başka dünyaları yaşamak ve yaşatmaktı.
Gazeteci, Yazar ve Tiyatrocu Uğur Gürsoy, Ordu’nun kültürü ile tiyatro sanatını ortak yaşamda buluşturan bir değerdi. Onun için tiyatro ve Ordu ili, yaşamında önemli tutkuydu. Kurucusu olduğu OBBKT, aynı zamanda Türkiye'nin ilk bölge tiyatrolarından biridir.
Muhsin Ertuğrul'la tanıştığında kendisine Ordu ilinde amatör olarak yaptıkları tiyatro çalışmalarından bahsetmiştir. Muhsin Ertuğrul, Uğur Gürsoy’un tiyatro çalışmalarını çok takdir etmiş ve OBBKT’nin kurulması için her türlü desteği de sağlamıştır. Uğur Gürsoy da, kurulduğu günden bu yana OBBKT ile ilçelere ve köylere giderek tiyatroyu halka aşılamayı kendisine amaç edinmiştir
Ordu Büyükşehir Belediyesi Karadeniz Tiyatrosunun (OBBKT) kurucusu merhum Uğur Gürsoy, Ordu ilinin sosyal ve kültürel hayatında önemli izler bıraktı.
Uğur Gürsoy 88 yaşında hayata gözlerini yumdu…
ÖZEL HABER/YELİZ EREN