- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
YAZ AYLARI ALDATMAYI TETİKLİYOR!
Yazla birlikte çevrede cinsel uyarımın daha da arttığını söyleyen Medical Park Ordu Hastanesi’nden Psikolog İrem Naz Kırım; “Yazın güneş ışığının yoğun olduğu zamanlarda serotonin salgılanması artmaktadır. Serotonin ise enerji ve ruh halini düzenleyen hormondur. Enerjiyle gelen mutluluk bazen sonunu düşünmeden hareket etmeye, dürtüleri kontrol etmekte zorlanmaya sebep olabilir. Bir de üzerine pandemiden sonra uzun süredir evlerinde bunalmış, sosyalleşmekten uzak kalmış, hatta online çalışma yürütmek zorunda kalan kişilerin tekrar eski normal hayatlarına döneceği ve daha fazla sosyalleşeceği göz önüne alınırsa; bu durum baskıdan ve sıkıcı dönemden kurtulma şeklinde algılanıp yeni heyecanlar, yeni hazlar arayışını tetikleyebilir. Yine çiftlerin ilişki durumlarına göre ayrı geçirebilecekleri tatiller de bu düşünceleri artırabilir” uyarısında bulundu.
Sosyal medya aldatmayı tetikliyor
Genç yetişkinler ve yetişkinlerle yapılan çalışmalarda; sosyal medya kullanımının romantik ilişkilere zarar verdiğini, bireyler arasında aldatmaya eğilimli olanların daha çok sosyal medya kullanmayı tercih ettiklerini söyleyen Psikolog İrem Naz Kırım; şunları söyledi: “Sosyal medyanın sık kullanımının, evli ve birlikte yaşayan bireylerin aldatma davranışını romantik ilişkilerindeki memnuniyetini olumsuz etkilediği yapılan araştırmalarda desteklenmiştir. Eşlerin gördükleri profillerle kendi eşlerini kıyaslamaya gitmesi, cinsel tatminde daha fazlasını istemeleri ya da tanışabilecekleri kişilere daha kolay ulaşım sağlayabilmeleri aldatma ya da aldatılma riskini artırabilir.”
Aldatmanın nedenleri
Psikolog İrem Naz Kırım; aldatmanın ardında biyolojik, psikolojik ve sosyal birçok sebep olabildiğini söyledi. İnsanların birini neden aldattığı ise çift ilişkisinin dinamiklerine ve geçmişleri ile bağlantılı olduğunu söyleyerek erkek ve kadınların aldatmalarının altında yatan ortak sebepleri ise şöyle sıraladı;
· Aşk ve romantizm arayışı
· Sevgi, saygı görme ve beğenilme arzusu
· Duygusal boşluk, yalnızlık hissi, ilgisizlik, değersizlik hissi
· Cinsel tatminsizlik ya da zorlayıcılık, fantazilerin karşılanmaması
· Aile baskısı ile evlenmiş olma
· Eşin pasif, güvensiz tutumları, sorumluluk sahibi olmaması
· Eşin agresif, otoriter, aşırı kıskanç ve kısıtlayıcı olması
· Küçümseyici, aşağılayıcı tavırlara maruz kalma, şiddet görme
· Alkol, madde kullanımı, kumar, kahvehane alışkanlığı
· Eşin hep aileden yana olması ya da anneyle- babayla kıyaslanması
· Eve geç gelinmesi, arkadaşlarla daha fazla vakit geçirilmesi
· Monotonluktan sıkılma, heyecan arayışı
· İletişim sorunları, fikirlerin uyuşmaması, anlaşılmadığı, önemsenmediği düşüncesi
· Ailede aldatılmaya dair örneklerle büyümüş olmak
· Daha önce aldatılmak, intikam arayışı
· Fiziksel görünüşün bakımsızlığı, özensizlik, kilo sorunları, bedenin eskisi gibi beğenilmemesi
· Maddi sıkıntılar, işkolik olma
· Ruhsal bir hastalıkla tetiklenme
Bazı durumlarda ise erkek ve kadınlarda aldatma sebeplerin farklılık gösterebileceğini de belirten Psikolog İrem Naz Kırım, “Erkeklerde eşin uzun yolda çalışması, uzun süre evden uzakta kalacak işte olması, askerlik, iş seyahatleri, çocukların ‘Erkek adamdır, yapar’ düşüncesiyle büyütülmesi, orta yaş krizi, fonksiyon düşüklüğüne bağlı güven eksikliği nedenleriyle gelişebilir. Kadınlarda ise hamilelikte cinsel ilişki isteğinin azalması, çocuk doğumuyla birlikte önceliğin çocuğa verilmesi ve Lohusa sendromu neden olabilir” dedi.
Aldatılma psikolojisi
Herhangi biri tarafından özellikle de gerçek anlamda değer verdiği ve çok sevdiği biri tarafından aldatılmanın başa gelebilecek zorlu, acı deneyimlerin başında geldiğini söyleyen Psikolog İrem Naz Kırım, “Aldatılmanın verdiği psikolojiyle değer yargılarınız, kendinize ve etrafa olan bakış açınız etkilenir. Güven duygunuz sarsılır ve gelecek ilişkilerinizin dinamikleri etkilenir. Her ne kadar zorlu bir süreç de olsa, sadakatsizlik ilişki için bir dönüş noktası olabilir. Partnerler birbirleri arasındaki sorunlara odaklanıp, onları çözmeye ve aralarındaki bağı onarmaya yönelebilirler ya da birbirleri için uygun ve doğru kişi olup olmadıklarını anlama yolunda önemli bir tecrübe olarak yaşadıkları olayı yorumlayıp geleceklerini şekillendirebilirler. Türkiye’de aldatılmanın aldatılan eş üstündeki etkisine dair yapılan bir araştırma sonuçlarına bakıldığında katılımcıların yüzde 34,4’ünün Travma Sonrası Stres Bozukluğu kriterlerinin tamamını karşıladığı tespit edildi. Uzun ilişki içindeki kişilerde, aldatma ile yaralanmanın daha ağır olduğu bulguları tespit edildi” diye konuştu.
Acele karar vermeyin
Aldatılma sonrasında yaşanan travma ile acele karar verilmemesi gerektiğinin altını çizen Psikolog İrem Naz Kırım şunları söyledi;
“Aldatılma sonrası bedensel ve ruhsal şikâyetler normaldir. Acele karar vermek doğru değildir, kendinizi karar vermeye zorlamayın. Kendinize ve eşinize yoğun duyguların geçmesi ve gerçek duygularınızın ortaya çıkması için zaman verin. Aldatmayı, beraberliklerde yaşanan probleme işaret gibi görüp problemin ne olduğunu anlamak ve problemleri çözmek, beraberlik devam etse de etmese de insanların hayatını iyileştirir. Aldatılma her ne kadar gerçek ve yoğun olarak yaşansa da, yaşantımız ve kendimiz ile ilgili düşüncelerimiz çoğunlukla gerçekçi değildir. ‘Onsuz yaşayamam, tek başıma bu hayatla baş edemem, bir daha beni onun kadar sevecek birini bulamam, ömrümün sonuna kadar yalnız kalacağım’ gibi kendinize söylediğiniz cümlelerin gerçek olma ihtimalini sorgulayın. Boşanmanın ardından da iyi bir hayat yaşayabileceğini farkına varanlar, devam edip etmemek konusunda daha sağlıklı kararlar verebilir. Çünkü devam etme kararları, sonraki hayatlarına dair korku ve kaygılardan dolayı alınmamıştır ama maddi anlamda zorluk çekebileceği düşüncesi yüzünden ayrılmaktan vazgeçenler de olabilir.”
Çocuk duyduysa detayları onlarla konuşmayın
Aldatma çok ortada yaşanmamışsa, bunu çocuklarla paylaşmanın doğru olmayacağının altını çizen Psikolog İrem Naz Kırım, ebeveynlere şu uyarılarda bulundu:
“Çocuklar aldatmayı duymuş ise, detaylar onlarla konuşulmamalıdır. Her iki taraf da çocuklara aynı bilgiyi vermeli ve birbirlerini suçlamamalıdır. Çocukların tek ihtiyacı, anne ve babalarıyla olan ilişkilerini sağlıklı ve güvenli bir düzeyde sürdürmektir. Ebeveynler arasındaki durumun çocuklarla ilgili olmadığı, sevgilerinin değişmeyeceği konuşulmalıdır. Çünkü çocuklarda ebeveynlerinin boşanmasında ya da anlaşamıyor olmasında kendi payları olduğunu düşünme ve kendini suçlama eğilimi görülebilir. Aldatıldığınız için kendinizi suçlama eğiliminiz olabilir ama bu düşünce gerçekçi değildir. Aldatan kişi, birtakım sorunları olup bunu başka yollarla halletmeye çalışmış olabilir. Bu durumun sizin yetersiz, değersiz, herhangi bir sebeple hak ettiğiniz için olmadığını bilmeniz gerekir. Karşınızdaki kişinin de, sizin de mükemmel olmadığınız fikrini kabullenmesi gerekir. Aldatıldıysanız, mümkün olabildiğince yanınızda olmasından mutlu olduğunuz kişilerle zaman geçirmeye özen gösterin. Sevdiğiniz insanlarla sevdiğiniz aktiviteleri yapmaya çalışın, bu dikkatinizi dağıtır ve olumlu şeylere odaklanmanızı sağlar. Eğer baş etmekte zorluk çekiyorsanız, bir uzmandan yardım almalısınız.”
HABER MERKEZİ