- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
MEDİCAL PARK HASTANESİ “ULUSAL İŞİTME TARAMA REFERANS MERKEZİ” OLDU
Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen Ulusal İşitme Tarama Programı kapsamında tüm işlemlerini tamamlayan Medical Park Ordu Hastanesi, ülkemizde sınırlı sayıda olan “Ulusal İşitme Tarama Referans Merkezi” olma unvanını kazandı. Medical Park Ordu Hastanesi, Ulusal İşitme Tarama Referans Merkezi unvanını kazandı. Hastanedeki Kulak Burun Boğaz Kliniği’nde bütün işitme, konuşma ve denge testleri başarıyla uygulanırken, bebek, çocuk ve yetişkinlerde işitme kaybının teşhisinde kullanılan ileri tanı yöntemi olan Klinik ABR (Bera) Testi de uygulanmaya başlandı.
İl 3 ay önemli!
Medical Park Ordu Hastanesi Kulak Burun Uzmanı Op. Dr. Ahmet Yılmaz, “ABR (Bera) Testi ile ilgili açıklamalarda bulundu. İşitme kaybının saptanması bakımından yeni doğan döneminin kritik olduğunu söyleyen Op. Dr. Ahmet Yılmaz; “ABR Testi, özellikle yeni doğan döneminde uyguladığımız, işitme kaybının olup olmadığını belirlememize yarayan bir test olmakla birlikte, objektif sonuç alınabilen geçerliliği en yüksek fizyolojik testlerden biridir ve kesin sonuç vermektedir. ABR Testi sadece çocuklar için değil, erişkinlerde de birçok hastalığın tanısında kullanılmaktadır. Yetişkinlerde ve 3 aydan büyük çocuklarda doğal uyku esnasında gerçekleştirilmektedir. Gecikmiş konuşmaya sahip çocukların işitsel değerlendirilmesi için en sık tercih edilen yöntemdir. ABR Testi yaklaşık 40-45 dakika süren, hastanede sessiz bir odada, çocuğun doğal uykusunda yapılan bir testtir” dedi.
ABR Testi’nin invaziv bir girişim olmadığının altını çizen Op. Dr. Ahmet Yılmaz, “İşitme kaybı tanısının yeni doğan çocukta en erken sürede koyulması gerekmektedir ki işitme kaybı belirlediğimiz çocukları erken tedavi edebilelim. İşitme kaybı derecesine göre cihaz veya endikasyonu varsa başka tedavi seçenekleri sunuyoruz. Ama 3. ayına kadar tanı koymak ana hedefimiz. En geç 6. ayında çocuğa tanı konulmuş ve işitme kaybının artık tedavi ediliyor olması gerekmektedir” diye konuştu.
Psikolojik Sorunlar Gelişebilir!
Çocuğun öğrenme sürecinde duyuyor olmasının akranlarından geri kalmaması için çok önemli olduğunu söyleyen Op. Dr. Ahmet Yılmaz, şunları söyledi:
“Yeni doğan bebeklerde yaptığımız test sonucuna göre işitme kaybı çocuklarda cihazlarla, medikal tedaviyle veya gerektiğinde ameliyatlarla tedavi edilebilmektedir. İşitme kaybı tanısı koyduğumuz çocukları hızlıca tedavi ediyoruz. Çocuklarımızda tedaviye erken dönemde başlanması, dil ve konuşma gelişimi becerisinin normal yaşıyla ve yaşıtlarıyla uygun olması açısından büyük öneme sahiptir. İşitme kaybı erken fark edilmezse çocuklar ileri ki hayatlarında çok büyük sıkıntılar yaşayabilmektedir. Entelektüel gelişim, dil ve pratik beceri gelişimi geri kalır, öğrenme güçlüğü oluşur.
Sosyal ve çok ciddi psikolojik sorunlar gelişir. Bu çocuklar topluma entegre olmakta ve uyum sağlamakta çok zorlanırlar. Geç kalan konuşma gelişimi kolaylıkla rehabilite edilemez .”
İşitme kaybı kimlerde görülür?
İşitme kaybının, çocuklarda en sık yeni doğan döneminde ek problemlerden meydana gelebildiğini söyleyen Op. Dr. Ahmet Yılmaz; “Ailede işitme kaybı olması, annenin gebelik süresince ilaç kullanması, annenin enfeksiyon geçirmesi, çocuğun sorunlu bir yeni doğan dönemi geçirmesi, yoğun bakımda antibiyotik tedavisi almasının gerekmesi, uzun süren sarılığının olması ve yeni doğan yoğun bakımda kalma gibi nedenlerden dolayı çocuklarda işitme kaybı gelişebilir. Bu çocuklarda biz işitme kaybının tanısını koymak için acele ediyor ve buna çok önem veriyoruz. Bu test bu çocuklar için çok önemli bir testtir. Çocuklarımızda işitme kaybını en erken sürede tanımlamamız gerekir. Bu aile için de hekim için de büyük bir sorumluluktur. Bu yüzden ailenin, sağlık personellerinin ve biz doktorların üzerine düşen görevi en iyi şekilde yapması lazım” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.