- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
LÖSEMİ VE DİĞER KANSER HASTALARI NASIL BESLENMELİ?
Lösemili hastaların ve diğer kanser hastalarının beslenme alışkanlıklarının nasıl olması konusunda açıklamalarda bulunan Şahin, aynı zamanda kanser hastalarının nelere dikkat etmesi gerektiğine de dikkat çekti.
Şahin, konuya ilişkin şu değerli açıklamalarda bulundu: " Lösemi hastalığı kan kanseri olarak geçiyor, bir çok insan bu hastalığı kan kanseri veya lenf kanseri olarak biliyor.
Daha çok çocuklarda görülen bir hastalık. Bu hastalıkla ilgili vakıf var hepimizin bildiği üzere LÖSEV Vakfı bu hastalıkla ilgili çalışmalar yürütüyor.
Eskiye göre kanser oranları çok arttı. Lösemi'nin yanı sıra kolon kanseri, sindirim sistemi ile ilgili kanserler çok yaygınlaşmış durumda.
Dünya Sağlık Örgütü'de bu yönde açıklamalar yapıyor ve maalesef bu kanserler ölüme kadar gidebilecek sonuçlar doğuruyor.
Ama Lösemi'yi inceleyecek olursak eğer kan kanseri veya ilik kanseri olarak geçiyor.
Lenf sistemlerini, kan hücrelerini tutan bir hastalık aslında.Kan hücrelerinde anormal bir büyüme sonucu kendi gösteriyor. Bu da sağlam hücrelerimizde yıkıcı etkilere neden oluyor.
Lösemi'nin şu avantajı var kanser hastalıkları arasında iyileşme potansiyeli en yüksek olan bir kanser çeşididir.
Lösemi, lenf sistemlerine tutunan bir hastalık olduğu için bağışıklık ve vücudumuzun temizlik sistemlerimizin yer aldığı bir dolaşıma olumsuz etki gösterir.
Bu anlamda doğrudan bağışıklığı çökerten bir hastalık olduğunu söyleyebiliriz.
Genetik alt yapı ve çevresel faktörler bu hastalığın ve bir çok hastalığın oluşumunda etkilidir.
Genetik alt yapı için bir şey diyemiyorum ama çevresel faktörlerin oluşumunda bizlerin payı büyük.
Çevresel faktörlerin başını ise beslenme alışkanlığımız oluşturuyor.
Beslenme alışkanlıklarımız bu tür kanser hastalıklarına yakalanmamızda çok etkili. Mesela hazır paketli gıdalar, Fasfood gibi, hızlı tüketilen yiyecekler gibi ürünler sağlığımızı tehlikeliye sokan ve hastalıklarda yakanlanmamıza yol açan faktörlerdir.
Sadece besinler ve paketli ürünler olarak düşünmemek lazım, dokunduğumuz,giydiğimiz temas ettiğimiz her şey kanserolojen maddelerden oluşuyor aslında. O yüzden temas ettiğimiz her şeye dikkat etmemiz gerekiyor.
Sadece yediğimiz içtiğimiz besinlere değil aynı zamanda o besinleri hangi mutfak eşyalarında pişirdiğimize de dikkat etmeliyiz.
Tencerelerin, tavaların ham maddesinin nelerden oluştuğuna dikkat etmemiz gerekiyor.
Yemeğimizi koyduğumuz kapları iyi seçmemiz ve içeriğinin nelerden oluştuğunu bilmeliyiz.
Onun dışında alüminyum folyo kullanımı çok yaygın, maalesef yemekleri pişirirken alüminyum folyo kullanılıyor. Ben önermiyorum çünkü o besine birebir temas ettiği için kansere davetiye çıkarabiliyor.
Bu tür kanserojen içeren maddelerin kullanımını önermiyorum. Yağlı kağıtlar daha güvenilir içerisinde kimyasal olmayan malzemeler kullanılabilir.
Yine besin olarak tükettiğimiz balıklarda bile içeriği sebebiyle metal içerdiğini biliyoruz.
Sinop Su İşleri Laboratuvar'nda yapılan çalışmalara dayanılarak Türkiye'deki balıkların dünyadaki balıklara oranla ağır metal içermediği tespit edilmiş.
Denetimler sonucu olarak çok şükür Karadeniz bölgesinde yetişen balıklarda da içerik olarak bir problem gözükmediği tespit edildi.
LÖSEMİ HASTALARININ BESLENME RUTİNİ
- Renk renk sebzeler ve meyveler tüketilmeli
- Özellikle kırmızı, mor renk sebze ve meyveler tüketilmeli. ( kırmızı -mor pancar, nar, ahududu, yaban mersini, goji berry vb.)
- Besin çeşitliliği arttırılmalı (et, balık, sebze, kuru baklagil, tavuk vb.)
- Organik yiyecekler ve içecekler tüketilmeli
Antioksidan kapasitesi yüksek, hücre yenileyici besinler tüketilmeli.
- Kas ve kemik sistemindeki bozuklukların önüne geçmek için kalsiyum içeren besinler tüketilmeli.( Süt ve süt ürünlerinin yanı sıra yine kalsiyum içeren meyve ve sebzeler)
- C vitamini içeren besinleri bol bol tüketilmesi gerekiyor. (Portakal, mandalina, greyfurt, limon gibi narenciyeler tüketilmeli.)
- Eğer lösemi tanısı koyuldu ise hastaya, o zaman onlar özel klinik ortamlarında takip ediliyor.
- Kanser hastalarının dezenfekte olmasının yanı sıra o hastaların yanına girip çıkanların, onların bakımı ile ilgilenenlerin de hijyenik koşullara dikkat ederek dezenfekte edilmesi gerekiyor.
- Mesela bazı besinleri çiğ tüketemez kanser hastaları, en ufak bir mikroptan bağışıklık sistemleri düşük olduğu için etkilenebilirler.
- O yüzden meyveler bile çoğunlukla kaynatılıp, hastalara hoşaf yapılarak suyu verilir.
- Herşeyin steril edilmesi ve hijyenik koşullara dikkat edilmesi ve uyulması gerekiyor.
Bunun gibi bir çok örnek verebileceğimiz koşullar göz önünde bulundurularak, kanser hastasının tedavi süreci takip edilir."
LÖSEMİ'NİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
- Ateş ve Enfeksiyonlar
- Anemi Belirtileri
- Lenf Bezlerinde Şişme
- Kanama ve Morluklar
- Karın Şişliği
- Kilo Kaybı
- İştahsızlık
- Kemik ağrıları
- Baş ağrısı
- Bulantı
- Cilt değişiklikleri
- Sık İdrar yolu enfeksiyonları
ÖZEL HABER: MELTEM TİRYAKİ