- 13:07 Ünye'de Öğretmenler Günü Kutlaması
- 13:01 MAÇLAR ERTELENDİ
- 12:54 Fatsa'da Öğretmenler Günü Kutlaması
- 12:46 Korgan'da Karla Mücadele Sürüyor
- 12:40 Çevreci yerli motorlar göreve hazır
- 12:34 Öğretmenler Günü Etkinliklerle Kutlandı
- 12:22 Sözleşmeli Tarım ile Üreticinin Yanında
- 12:20 BÜYÜKŞEHİR KIŞA HAZIR
- 12:17 Kamuya toplu akaryakıt alımıyla 3 milyar lira tasarruf sağlandı
- 12:14 UGKON: Gazetecilere Yönelik Şiddet Asla Kabul Edilemez…
- 11:59 KÜLTÜR SÖYLEŞİLERİ HIZ KESMİYOR
- 11:57 Akkuş Belediyesi, Can Dostları Unutmadı
- 11:52 Küçük boydaki balıkları avlamayın uyarısı
- 11:49 Kara yollarında kış hazırlıkları tamamlandı
- 11:43 Sosyal güvenlik haklarına ilişkin açıklama
Fındık Fiyatı
KOLON KANSERİNDE ERKEN TANI VE TEDAVİ HAYAT KURTARIYOR
Kalın bağırsak (kolon) kanserinin Türkiye'de en sık görülen 3'üncü kanser türü olduğunu belirten Bodrum Amerikan Hastanesi Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Dr. Emin Yekta Kişioğlu, erken tanı ve tedavinin hayat kurtardığını söyledi.
Kalın bağırsak kanserinin tarama testleriyle erken dönemde tedavisinin mümkün olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Emin Yekta Kişioğlu, hastalığın karın ağrısı, büyük tuvalet alışkanlığında değişiklik, dışkıda kan görülmesi, halsizlik, yorgunluk gibi belirtilerle kendini belli ettiğini söyledi.
Kolon kanseri hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Kişioğlu, “Kolon kanseri kalın bağırsağın (kolon ve rektum) kanserine verilen isimdir. Kolon kanseri tanısı kolonoskopiyle konur. Kolonoskopi, ucunda kamera olan ve kıvrılabilen bir tüpün anüsten (makattan) sokulmasıyla yapılır. Bu hastalık cerrahi ile kanserli kısmın çıkarılması, kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi yöntemleriyle tedavi edilmektedir. Eğer ameliyatta çıkarılan kolon kısmının üst ve altında kalan bölümler bağlanabilirse, normal dışkılamaya devam edersiniz. Aksi takdirde, kalın veya ince bağırsağınız karın cildine ağızlaştırılır ve bir torbaya dışkılama olur. Bazı hastalarda bu durum kısa süreli olup, ikinci bir ameliyatla kolostomi kapatılıp normal dışkılama sağlanır. Bazı hastalarda ise ömür boyu karından dışkılama olur. Tedavi sonrasında onkoloji departmanı tarafından takip edilmeniz gerekir. Tekrarlayan kan tahlili, kolonoskopi, tomografi veya CT scan yapılmasıyla kontrolde kalacaksınız.” diye konuştu.
45 YAŞINDAN SONRA KOLON KANSERİ TARAMASI YAPTIRMALISINIZ
Uzm. Dr. Emin Yekta Kişioğlu, ailesinde polip veya kolon kanseri olmayanların dahi 45 yaşında kolonoskopi yaptırması gerektiğini vurguladı.
Uzm. Dr. Kişioğlu şöyle devam etti: “Kolon kanseri taraması, kolon ve rektumda polip veya kanser varlığını araştırmak için yapılır. Eğer ilk kolonoskopide polip saptanmazsa her 5 yılda bir, saptanırsa 3 yılda bir kolonoskopi yapılmalıdır. Bazı özel durumlarda daha sık da yapılabilmektedir. Tarama, herhangi bir belirtisi olmayan ve kanserden şüphelenmeyi gerektiren bir durum olmadan yapılmalıdır. Polip, kanser öncesi gelişen ve 3-5 yıl içerisinde kansere dönüşebilen doku oluşumudur. Amaç, poliplerin kansere dönüşmeden veya gelişse bile büyüyüp yayılmadan tespit edilip çıkarılmasıdır. Çalışmalar kolon kanseri taramasının kolon kanserinden ölüm şansını belirgin şekilde azalttığını göstermiştir. Kolon kanseri taraması kolonoskopi, sigmoidoskopi, dışkıda gizli kan veya DNA testi gibi testlerle yapılabilir, ancak kolonoskopi diğer testlerden daha üstündür ve seçilmesi gereken testtir. Ailesinde benzer kanser hikayesi olanlar ise, eğer yakınına 50 yaşın üzerinde tanı konduysa 40 yaşında, 50 yaşın altında tanı konduysa, yakınından 10 yıl önce kolonoskopi olmalıdır.”