- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
Yaşa bağlı olarak nörolojik bayılma riski artabilir!
İleri yaşlarda nörolojik bayılmalarla daha sık karşılaşılıyor
Nörolojik bayılma yani senkopun beyne yeterli oksijen gitmediği durumlarda ortaya çıkan geçici bilinç kaybı hali olduğunu ifade eden Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, “Bayılma veya senkop oluşma nedenleri arasında düşük tansiyon, kalp problemleri, hipoglisemi (şeker düşüklüğü), dehidrasyon ve stres gibi faktörler yer alabilir.” dedi.
Senkop vakalarının kadın ve erkeklerde görülme sıklığının benzer olduğunu da sözlerine ekleyen Dr. Celal Şalçini, “Ancak bazı araştırmalar kadınlarda senkop riskinin biraz daha yüksek olduğunu gösteriyor. Senkop yaşa bağlı olarak sıklığı artabilir, özellikle ileri yaşlarda daha sık karşılaşılabilir.” şeklinde konuştu.
Senkopun tanısı için detaylı muayene yapılmalı
Nörolojik hastalıkların bayılmaya neden olması durumunun uzmanlık gerektiren bir konu olduğuna vurgu yapan Dr. Celal Şalçini, “Bu nedenle nöroloji uzmanları bu tür durumlarla ilgilenirler. Senkopun belirtileri arasında baş dönmesi, bulanık görme, terleme, bulantı, bayılma hissi, kulak çınlaması gibi belirtiler yer alabilir.” dedi.
Senkopun tanısı için genellikle detaylı bir muayene yapılması ve çeşitli testler uygulanması gerektiğini de dile getiren Dr. Celal Şalçini, tanı konulabilmesi için gerekli olabilecek aşamaları şöyle açıkladı:
“Elektrokardiyogram (EKG), elektroensefalogram (EEG), beyin görüntülemeleri (MR), beyne kan akım sağlayan damarların doppler ultrasonografi ile görüntülenmesi, kan testleri, kardiyak ritm veya tansiyon holter monitörizasyonu gibi testlerle tanı konulabilir.”
Tedavi kişiye özel planlanır
Senkopun bir kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, “Özellikle tekrarlayan bayılmalar yaşam kalitesini düşürebilir ve günlük aktiviteleri sınırlayabilir. Tedavi edilebilir olup, senkop nedenine bağlı olarak tedavi yöntemleri farklılık gösterebilir. Tedavi seçenekleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, ilaç tedavisi, kalp pili gibi cihazların kullanımı ve bazı durumlarda cerrahi müdahale yer alabilir. Tedavi planı, bireyin durumuna ve senkopun altında yatan nedenlere göre belirlenir. Kesin bir tedavi planı için uzman bir sağlık kuruluşuna başvurulması önemlidir.” diyerek sözlerini tamamladı.