- 12:10 Göreve başladığı okuldan emekli olacak
- 12:06 Uyuşturucu operasyonunda yakalanan şüpheli tutuklandı
- 12:04 Firari hükümlü yakalandı
- 12:02 Göç Tarihi ve Geleceği Konferansı Düzenlenecek
- 12:01 Emekli 42 öğretim görevlisi "Öğretmenler Günü" için buluştu
- 11:57 Güvenlik Konularında Vatandaşları Bilgilendiriliyor
- 11:55 76 Yaşındaki Şüpheli Gözaltına Alındı
- 11:42 Sürprizleriyle öğretmenlerini duygulandırdı
- 11:40 Devrilen otomobilin sürücüsü yaralandı
- 11:35 Üreticilerin Borçları Yapılandırılmalı
- 11:09 KADES ve Dolandırıcılık Seminerleri
- 11:01 Kuran-ı Kerim Hatim Programı Düzenlendi
- 10:43 ''Büyüklerimize Vefa Zamanı''
- 10:41 19 İlçeden Gelen Talepler Dinleniyor
- 10:36 Kahverengi Kokarca Mücadelesi Devam Ediyor
Fındık Fiyatı
‘TEK BİR İSTEĞİMİZ VAR: BİZİ ANLAYIN !
Ordu Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Ali Coşkun 14 Mart Tıp Bayramı Devlet Hastanesi önünde nedeniyle basın açıklaması yaptı.
Coşkun, ‘’Tek bir isteğimiz var : Bizi anlayın !’’ derken açıklamasını şöyle sürdürdü.
‘’Bunları bilelim ve unutmyalım’’
‘’İstanköylü Hipokrat çağından beri meslek yeminine sadık, İbni Sina’nın ayak izinde yürüyen, milletin sinesinden çıkan Türk Hekimleri olarak, ne Vatanımızdan vazgeçeriz, ne de bu aziz milletten.
Ne mutlu Türk hekimlerine ki : 14 mart 1918’de aziz yurdumuzun işgaline direnen Tıbbiyeli Hikmet ve tıbbiyeli kahraman dedelerimizin bizlere emanet ettiği bir 14 Mart’ımız var.
1912’de, esir kamplarında gönüllü görev alan 26 000 Türk askerine şifa veren, Hekim Süleyman Numan Paşamız var.
1918’de Çanakkale’de, bir saat sonra şehit olacak, ağır yaralı asker olan oğluna, elindeki son morfin’i ‘’ devlet malıdır, ihtiyacı olana yapalım ‘’ deyip, yapmayan hekim Tarık Nusret’imiz var.
19 Mayıs 1919’da Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Bandırma vapuru ile Samsun tütün iskelesine demir attığında yanında Hekim Refik Saydam’ımız var.
4 Eylül 1919’da Sivas kongresinde henüz 3. Sınıf tıbbiye talebesi olarak katıldığı halde ‘’ tam bağımsızlık ! ‘’ diyerek damga vuran Tıbbiyeli Hikmet’in emaneti var.
‘’ Beni Türk Hekimlerine Emanet Ediniz ‘’ diyen Ata’mızın yolumuzu aydınlatan fikirleri, yüreğimizdeki emaneti var.
‘’Şehit olanlarımız var’’
Pandemi’de, insanların evden çıkamadığı, dışarıda ölümün kol gezdiği zamanda, Avrupalı hekimlerin birer birer mesleklerinden çekildiği, görevden imtina ettiği zamanda, değerli halkımız unutma !
Bir adım bile geri adım atmadan, 1 gün bile izin – rapor almadan, coronavirüsle sizin aranıza girip, korkmadan şehit olan biz varız, iyi ki Türk hekimleri var.
‘’Bizim derdimiz ücret değil’’
Biz Türk Hekimleri Bu Vatana da bu millete de aşığız. Onlar için canımızı, kanımızı verdik, canımızın değerini ödeyecek bir para birimi yoktur ama, size helal olsun ey halkımız.
İşte bu ruhtur, bu duygudur, bu özveridir beton binaları hastane yapan. Bu anlayıştır halkımıza şifa olan.
Bizim derdimiz asla ücret meselesi değildir !
40 yıldır bu ücretleri alıyoruz zaten.
Ama artık canımıza kast ediliyor, darp ediliyoruz, öldürülüyoruz, Her saat başı onurumuz zedeleniyor, saygınlığımız yok ediliyor, mesleğimizi yapamaz hale getiriliyoruz. Üzüntümüz tarif edilemez.
‘’Üzerimize yıkılıyor’’
Artık kapasitemizin üstündeki hasta sayıları,tıkanan sağlık sisteminin aksayan tüm günahı, haksız yere bizlerin üzerine yıkılmıştır.
Bizlere yöneltilen malpraktis suçlamaları, gelişi güzel şikayetler nedeniyle adliye – karakol kapılarında ifade vermekten, kendi işimizi yapamaz hale geldik.
‘’ Hepimizin ayrı ayrı sorunları var’’
Sayın Sağlık Bakanım ; Aile hekimlerimiz, pratisyen hekimlerimiz, asistan hekimlerimiz, uzman hekimlerimiz, akademik kariyer yapan hekimlerimiz, özel kurumlarda çalışan hekimlerimiz, kamu kurumlarında çalışan hekimlerimiz, emekli hekimlerimiz, görev şehidi olan hekimlerimizin aileleri ve diğer hekimlerimiz, hepimizin ayrı ayrı sorunları var.
Bizleri dinleyin, çağırın, sorun, anlayın, sorunlarımızı çözün, huzurlu çalışma ortamını ve özlük haklarımızı yeniden adilce tesis edin, biz sizin kardeşleriniziz.‘’ Bizi anlayın artık !’’
Bu sorunlara rağmen fedakarca yıllarca hizmet veren, bu ülkenin aşığı meslektaşlarınızız.
Bizi yönetenler de, hizmet sunduğumuz halkımız da, bizi anlayın artık !
14 Mart’ı bile bayram gibi kutlamak yerine, burada, hep birlikte tüm tıbbiyeliler, sizlerin huzurunuzdayız, kendimizi anlatmaya çalışıyoruz.
‘’Açıklamayı neden yaptık’’
Bu açıklamayı,Vatana millete hayırlı hizmetler yapabilmemiz için, bizi kıt imkanlarıyla okutan, Ailelerimiz için, Sizlere daha iyi hizmet sunabilmemiz için, geleceğimiz için, genç hekim kardeşlerimizin daha güzel çalışma şartlarına sahip olabilmeleri için yapıyoruz, ‘’ ne bu vatandan vaz geçeriz ne de bu güzel milletten vaz geçeriz ‘’ diyebilmek için, anlaşılmak için yaptık. Tek bir isteğimiz var : Bizi anlayın !
Haber Merkezi