- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
BU 5 HATA OBEZiTEYE YOL AÇIYOR!
Aşırı yağlanma ile hem estetik hem de birçok hastalığa davetiye çıkararak sağlık sorunları yaratan obezite ülkemizde giderek artış gösteriyor. Son verilere bakıldığında ülkemiz, Avrupa obezite listesinde ilk sıralarda yer alıyor. Obeziteye neden olan en önemli faktörlerin başında ise yapılan beslenme hataları geliyor. Uzman Diyetisyen Nilay Keçeci Arpacı 22 Mayıs Avrupa Obezite Günü öncesinde obeziteye neden olan hataları anlatıyor.
SIK SIK ÇOK DÜŞÜK KALORİLİ DİYET UYGULAMA
Obeziteden korunmak için ilk ve en önemli basamak sağlıklı ve dengeli bir diyet ile yaşamı devam ettirmektir. Çok düşük kalorili diyetler genelde protein ve yağ miktarı yüksek; ama karbonhidrat oranı düşük, günlük 800 ya da daha az kaloriye sahip gıdalarla gerçekleşen bir beslenme şeklidir. Bunun için sık sık çok düşük kalorili diyetler uygulamak kişiye sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazandırmaz. Günümüzde oldukça popüler olan çok düşük kalorili diyet sistemi hızlı ve etkili görünse de uzun vadede maalesef ters etkiler yaratabilir. Çünkü sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı yağ yakımı ile mümkündür. Sık sık yapılan bu çok düşük kalorili diyetlerde ise yağ kaybı yerine su ve kas kaybı oluşur. Ayrıca bu diyetler metabolizma hızının düşmesine ve diyet bittiğinde kiloların hızla geri alınmasına da neden olur. Bilinçsiz bir şekilde sık sık çok düşük kalorili bu diyetlerin yapılması yeme bozuklarına da zemin hazırlar ve bu durum zamanla obezite riskini de artırır.
YAĞ ORANI YÜKSEK BESİNLER TÜKETMEK
Vücutta fazla yağ birikimi ile oluşan obezite hastalığından korunmak için öncelikle günlük alınması ideal görünen kalori miktarını geçmemek gerekir. Bunun için de ilk adım tabi ki yağ oranı yüksek besinlerden uzak durmaktır. Yağ oranı yüksek besinlerin tüketilmesi obeziteye neden olan en önemli beslenme hatalarındandır. Kızartma, cips, paket ürünler gibi yağ oranı yüksek gıdaların alınımı sınırlandırılmalıdır. Hatta yemeklerde kullanılan yağ çeşidi ve oranına da oldukça dikkat etmek gerekir. Obeziteden korunmak için doymamış yağlar tercih edilmelidir. Yemeklerinizde ve salatalarınızda az miktarda zeytinyağını kullanabilirsiniz Kolesterol dengeleyici ve kolay sindirim özelliği olan zeytin yağ, sağlıklı bir beslenme düzenini destekler. Kızartma yerine ızgara, fırın ya da buğulama pişirme yöntemlerini tercih edin.
YEMEK YERKEN BAŞKA AKTİVİTELERLE UĞRAŞMAK
Sürekli olarak televizyon izlerken ya da bilgisayar başında çalışırken yemek yeme obeziteye neden olan önemli davranışlardır. Çünkü kişi o an, yemek yemeye değil televizyona ya da bilgisayarda yaptığı işine konsantre olur ve aşırı miktarda yemek yer. Tükettiği yemek miktarına ya da tadına dikkat etmez. Dış uyaranların etkisi ile daha hızlı yemek yenir. Bir doyum sağlanmadığı için de fazla miktarda tüketim olur. Bu da zamanla bir alışkanlık haline döner ve yemek yeme bozukluklarının oluşmasına zemin hazırlar.
GECE ATIŞTIRMALARI YAPMAK
Obezitenin en önemi nedenlerinden biri de yanlış beslenme alışkanlıklarıdır. Bu yanlış alışkanlıkların başında da masum olarak görülen gece atıştırmaları gelir. Günlük alınan kalori miktarı kadar öğünlerin saati de kilo almaya etki eder. Gece tüketilen gıdalar vücut tarafından direkt yağ olarak depolanır ve kilo alımını hızlandırır. Gece ve uyku sırasında zaten metabolizmamız yavaşlar. Bu yüzden gece tüketilen besinler yakılamaz. Geceleri atıştırma yapmak ertesi gün beslenme düzenizi etki ederek bozar ve bu zamanla içinden çıkamayacağız bir döngü haline gelir. Bunun için gece yeme alışkanlığını bırakamıyorsanız bu konuda tıbbi destek almayı ertelemeyin.
GÜNLÜK SU TÜKETİMİNİN TAMAMLANMAMASI
Günlük su tüketiminin sağlanması hem sağlıklı yaşam hem de kilo verme ya da kilo koruma için vazgeçilmez bir unsurdur. Su içerdiği sodyum, potasyum, kalsiyum, flor ve klor mineralleri ile metabolizma hızına etki eder. Su tüketimi tokluk hissinin yaratılması için de önemlidir. Günlük kalori alımını yönetme konusunda etki sağlar. Günlük sıvı tüketiminin sağlanmaması vücut sisteminde açlık olarak algılanır ve daha fazla gıda tüketimine yöneltir. Kişinin vücut yapısına göre değişse de günlük 2 litre su tüketimi sağlanması obeziteden korunmada oldukça önemli bir yere sahiptir. Çünkü su, şeker içermeyen ve kalorisi olmayan en sağlıklı içecektir. Düzenli olarak su içme, sağlıklı kilo vermeyi destekler. Metabolizma hızının daha da artması için bazı günler tükettiğiniz suyun içine limon, maydanoz, çubuk tarçın, salatalık, nane ya da karanfil de ekleyebilirsiniz. Her akşam bol su içmeniz de ertesi güne daha tok bir şekilde uyanmanızı sağlar. HABER MERKEZİ