- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
“HASTALARIMIZIN YAŞADIKLARI MAĞDURİYETİN SORUMLUSU ECZACILAR DEĞİL”
43. Dönem I. Bölgelerarası Toplantısı Türk Eczacıları Birliği ve 54 eczacı odası başkanları ve yöneticilerinin katılımıyla 23 -25 Haziran 2022 tarihlerinde Konya’da gerçekleşti.
Ordu Eczacı Odası Başkanı Hakan Öztekin, pandemi döneminde ; 77 Eczacının, 25 eczane teknisyenin ve 2 oda çalışanının hayatını kaybettiğini belirterek, “Covid19 dolayısı ile vefat eden 77 eczacımız, sayısal oranlama yapıldığında Türkiyemizde yüzdesel olarak pandemiye verilen meslek şehitlerinin oranında 1. sırada yeralmaktadır. Hal böyle iken, devletimizle yapmaya çalıştığımız ve aylardan beri süren müzakere ve müzakere çabalarımız sonuçsuz kalmış, halkımızın ilaç bulmakta gittikçe zorlandığı bir sürece bizleri sürüklemiştir. TEB ve 54 Odamız olarak paylaştığımız basın bildirisinde bulacağınız sorunlarımız ve halkımızın ilaca erişimini gittikçe imkansız kılan ve %50 eczanemizi batma noktasına getiren süreçte bizlerin yanında olacağınızı umut ediyorum” dedi.
43. Dönem I. Bölgelerarası Toplantısı Türk Eczacıları Birliği ve 54 eczacı odası başkanları ve yöneticilerinin katılımıyla 23 -25 Haziran 2022 tarihlerinde Konya’da gerçekleşti.
Toplantıda eczacılık mesleğinin gündemindeki konular ele alınarak, ulaşılan ortak iradenin kamuoyuyla paylaşılmasına karar verildi. Toplantı da ki değerlendirme sonrası şu açıklamalar yapıldı:
“Türk Eczacıları Birliği, tüm Bölge Eczacı Odaları ve ülkemizin dört bir yanında hizmet sunan meslektaşlarımız, üstlendikleri sorumluluğunun bilincinde, toplum sağlığını koruma ve geliştirme ana hedefiyle eczacılık mesleğini onurlu bir şekilde sürdürebilmek için var gücüyle çalışmaktadır. Ancak mesleğin karşı karşıya kaldığı sorunlar, artık katlanılamaz bir boyuta ulaşmış durumdadır. Eczacılık mesleği, benzeri daha önce hiç yaşanmamış bir ekonomik tehdit altındadır. Bu tehdidin ana sebebi, 2009 yılından bu yana eczacılarla ilgili olan bölümü bir türlü değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesidir. 13 yıldır değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesinin oluşturduğu koşullara bir de ekonomik krizin eklenmesi eczacıları tamamen tüketmiştir. Eczacılar; kira, elektrik, doğalgaz, personel gideri gibi rutin ödemeleri dahi yapamayacak noktaya gelmiş, ecza depolarına ödemeleri birikmiş ve bir kredi borcunu başka bir kredi borcuyla ödedikleri bir borç sarmalına girmişlerdir. En temel işletme giderlerini dahi karşılayamaz duruma gelen eczacıların bu borç sarmalından çıkması mümkün görünmemektedir. İki eczaneden birinin kapanma tehlikesi yaşadığı bu ortamda, eczane iflaslarının başlaması an meselesidir. Türk Eczacıları Birliği bu konuda diyalog kanallarını sonuna kadar kullanmıştır.
"44 bini aşkın eczacının ve eczacılık mesleğinin sorunları görmezden gelinmiş"
Türk Eczacıları Birliğinin, sorunun çözümü için yaptığı sayısız girişim ve uyarı göz ardı edilmiş, her türlü yapıcı öneri görmezden gelinmiştir. Mesleğin sorunlarını çözme gayretinin gösterilmesi bir yana, içinde bulunduğumuz krizin derinleşmesine her geçen gün seyirci kalınmıştır. Ne yazık ki 44 bini aşkın eczacının ve eczacılık mesleğinin sorunları görmezden gelinmiş, adeta yok sayılmıştır. Mevcut koşulların, sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de kararttığı aşikardır. Sağlık çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili geçtiğimiz haftalarda TBMM’den geçen son yasal düzenlemede kamu eczacılarının hak ettikleri şekilde yer almaması mesleğimize bakış açısının bir başka tezahürüdür. Kamuda görev yapan eczacılarımız ile kamudan emekli eczacılarımızın uğradığı hak kaybı kabul edilemez. Hastaların ilaca erişim sorununun çözülmesi bir yana, ilaç yoklukları artık daha sık periyotlarla yaşanır hale gelmiştir. Son dönemde özellikle diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara ait ilaçlara erişimde güçlük yaşanmaktadır. Hastalarımızın yaşadıkları bu mağduriyetin sorumlusu eczacılar değildir. Yaşanan bu soruna kalıcı ve gerçekçi bir çözüm bulunmazsa, vatandaşlarımızın ilaca erişimi her geçen gün daha da zorlaşacaktır. Bu durum ciddi sağlık sorunları oluşturacaktır. Bununla birlikte, başta onkoloji ilaçları olmak üzere çok sayıda yeni nesil ilaç, Türkiye’ye gelmemektedir. Hastalarımız daha etkin ve yenilikçi tedavi yöntemlerinden mahrum kalmaktadır. Hastalarımıza fiyat farkı çıkarmayan ilaç neredeyse kalmamıştır. Bazı ilaçlarda, Sosyal Güvenlik Kurumu nun karşıladığı tutarın daha fazlasını hastalarımız cebinden ödemek zorunda kalmaktadır.
"Mesleğimizin çok sayıda çözüm bekleyen sorunu bulunmakta"
Mevcut ekonomik koşullar düşünüldüğünde, hastalar açısından sürdürülemez olan bu durum, eczacılar açısından da mağduriyet oluşturmaktadır. Buradan ilan ediyoruz ki; Eczacılık mesleğinin varlık yokluk mücadelesi verdiği bir dönemde, Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odamızın öncelikli gündem maddesi, mesleki sürdürülebilirliği sağlamaktır. Burada ifade ettiklerimizin dışında, mesleğimizin çok sayıda çözüm bekleyen sorunu bulunmaktadır.
Tüm bu sıkıntıların ve eczacılık mesleğinin sorunlarının görmezden gelinmesi, mesleğimizin sorunlarını çözme istek ve iradesinin bulunmadığını göstermektedir. Eczacılar, kendilerini yok sayan bu iradeye boyun eğmemeye kararlıdır. Eczacılar olarak birlikte eylemsel tavır gösterme kararımız; mesleğe başlarken ettiğimiz yeminin gereğidir. Bu yeminin gereği olarak harekete geçmekten başka çaremiz kalmamıştır. Meslek onurumuzu korumak için gerekirse eczane kapatma da dâhil olmak üzere kademeli eylem planımız acilen hayata geçirilecektir. Bu çerçevede, Anayasal demokratik haklarımızı kullanacağımız yönündeki güçlü irademizi kamuoyunun bilgisine sunarız.” n FATMA ALAY