- 17:19 Üç gün trafiğe kapatılacak
- 17:13 Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Gazilere Teşekkür Etti
- 17:09 İki partiye kapıları kapattı
- 16:58 Bir araçta uyuşturucu ve tüfek ele geçirildi
- 16:48 İstinat duvarına çarpan tırın sürücüsü yaralandı
- 16:45 Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş
- 16:44 Silah kaçakçılığı operasyonunda 1 zanlı yakalandı
- 16:44 Türk çayı ihracatı 19,8 milyon doları aştı
- 16:41 MEB, aileler için "veli rehberlik" kitaplarını yayımladı
- 16:40 A Milli Erkek Basketbol Takımı, yarın Macaristan'ı konuk edecek
- 16:39 Refakatçi hemşirenin ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı
- 16:35 Teğmenlerin Disipline Sevkine İlişkin Açıklama
- 16:36 Fındık Kabuğundan Aktif Karbon Üretilecek
- 16:19 Bakan Yumaklı Ordu’ya Geliyor
- 16:04 Diyarbakır anneleri evlatlarının yolunu gözlüyor
Fındık Fiyatı
KALP KRİZLERİ 20'Lİ YAŞLARA İNDİ
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Beklenmeyen yaşlarda ve beklenmeyen kişilerde çok sayıda kalp krizi vakası ve çok sayıda beklenmeyen ölümler bildiriliyor” diyerek kalp krizinde yaşanan artışı dile getirdi. Ülkemizde kalp krizi salgını var diyen Milletvekili Adıgüzel, “Kalp krizleri 20’li yaşlara kadar inmiş durumda” diyerek açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Bilim insanlarımızın çalışmasına fırsat vermesi gerekiyor”
“Kalp krizi 20’li yaşlara indi. Peki, bunun sebebi ne olabilir? Bu konuda bilimsel bir çalışma yapılabilmesi, sayısal verilerin ortaya konması için Sağlık Bakanlığı ve TUİK'in ölüm istatistiklerini açıklaması ve bilim insanlarımızın çalışmasına fırsat vermesi gerekiyor. Ancak defalarca yaptığımız başvuruya ve açıklamaya rağmen bu konudaki resmi karartma sürüyor. “3 yıldır ölüm istatistiklerini bilerek açıklamadıkları ortada” Beklenmeyen sayıdaki kalp krizlerine büyük oranda korona enfeksiyonunun ve daha az oranda da genetik temelli mRNA aşılarının neden olması ile ilgili meslektaşlarımızdan da bildirimler var. Ancak bunun bilimsel olarak kanıtlanması için üzerinde istatistiksel olarak veriye dayalı çalışılması lazım. İşte burada engel koyan hükumetin 3 yıldır ölüm istatistiklerini bilerek açıklamadıkları ortada. Aslında Türkiye’de önlenebilir ölümler yaşıyor. Çünkü bunların nedenlerini ortaya koyabilirsek, önlem alabilir ve tedavi edebiliriz.
“Neden çekiniyorsunuz?”
Şu anda belki de önlenebilir ölümleri yaşıyoruz. Bu beklenmeyen kalp krizlerinin ve ölümlerin nedenini ortaya koyup, önlem almak, olduğunda da tedavi etmek mümkün. Fakat Sağlık Bakanlığı kötü sağlık yönetimi ve pandemi süreci ortaya dökülmesin diye veri saklamayı sürdürüyor. Sağlık bakanını bir an önce veri tabanını bilim insanlarımıza ve kamuoyuna açmaya çağırıyorum. Ama bu çağrım da tıpkı daha önce sorduğum 200'e yakın soru gibi cevapsız kalacaktır.
“Sağlık hakkı sınıfsallaşmıştır”
Çünkü bu Sağlık Bakanı Türkiye Cumhuriyeti'nin gelmiş geçmiş en beceriksiz Sağlık Bakanıdır.Ama başarılı olduğu alanlar da vardır. Dezenformasyonda, sağlıkta ticarette, yalanı kurumsallaştırmakta, sağlık hakkını da sınıfsallaştırmakta maharetlidir. Sağlık Bakanı değil dezenformasyon bakanıdır. Sağlığın ticareti bakanıdır. Sağlık hakkı sınıfsallaşmıştır.
“Bu yılki bütçe görüşmelerini sabırsızlıkla bekliyoruz”
Pandeminin başından beri gelip Meclise bilgilendirme de yapmamıştır. Son iki bütçe görüşmelerinde ölüm istatistiklerini sorduğumuzda "az sonra" deyip hep yılsonunu işaret etmişti. Üstünden iki yıl geçti. Verdiği sözlerin gereğini neden yapmadığını ve kamuoyunun bilgi edinme hakkı ile bilim insanlarının çalışmalarına neden veri tabanını açmadığını yüzüne karşı sormak için bu yılki bütçe görüşmelerini sabırsızlıkla bekliyoruz. Ama cevap vermesini de yine beklemiyoruz. Çünkü Erdoğan'a ettiği yemini milletine ve meslektaşlarına ettiği yeminden daha kıymetli gören bir anlayıştan millet adına ve sağlık adına bir fayda beklemek imkânsızdır. Ama az kaldı hem kendisini hem milletimizi bu ıstıraptan, bu ölüm kâbusundan, bu karabasandan kurtarmaya az kaldı. DUYGU BAŞ