Hiç tanımadığım ama anladığım bir öğretmenin yazısını paylaşmak istedim 24 Kasım sonrasında;
"YİNE BİR 24 KASIM ve DEJAVU
Tam 24 yıl olmuş öğretmenlik hayatım başlayalı. Aşağıdaki yazıyı yıllar önce yazmıştım ve ondan sonraki her öğretmenler gününde paylaşma kararı aldım taki öğretmenler adına güzel şeyler olana kadar. Ama her gelen yıl gideni aratıyor son dönemeçte bir de kariyer sınavı dayatmasıyla durum daha vahimleşti .Daha kötü olur mu bilemiyorum ama ümitler tükeniyor mesleğimize dair.
ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN MU?"
Macera 1999 yılında tayinim çıktığında o zaman ki maaşımın yarısını alarak beni yolu olmayan köyüme ulaştıran taksi şoförünün kazığıyla başladı.30 öğrenciyi tıraş ettiğim gün berber oldum ben İlk yılımda tam 97 gün elektriksiz geçirdiğim kış gecelerinde mum ışığında okuduğum kitaplarla filozof , okulun yıkılmış merdivenlerinin enkazını kaldırırken amele, tıkanmış tuvaletin çukurunu kazarken kanalizasyoncu, okul ve lojmanın yıkık duvarını yaparken inşaat işçisi oldum.4 hafta esen kürdoyla dışarı çıkamayınca marketi olmayan köyde et ihtiyacını karşılamak için avladığım kekliklerle mecburiyetten avcı olurken farelerin cirit attığı lojman mutfağında hijyeni unuttum.
İlk kız öğrencimin okula gönderilmesi için babasını ikna ettiğimde öğretmen oldum ben.
Erzaksız kaldığımızı duyan köyün belki en fakiri ama yüreği zengin Fahrettin Amca’nın gecenin bir yarısında kapıyı çalıp 2 yumurta,1 tabak makarna ve 3 tandır ekmeğiyle ‘’Hoca siz erzaksızken ben nasıl rahat uyurdum ’’ dediğinde erkeklerin ağlayabileceğini öğrendim.Komşum Murat eşinin doğumunu lojmanda benimle beklediğinde artık aileden olduğumu öğrendim. Mezun ettiği öğrencilerin güzel haberlerini aldıkça zengin oldum .
Kısacası dostlar ben öğretirken öğrendim .Öğrenince öğretmen oldum ,öğrettikçe de zengin.Her ne kadar kutsal mesleğimize dil uzatıp öğretmene ;çapulcu,alkolik,ne iş yapıyorlar ki,az çalışıp çok kazanıyorlar diyen büyüklerimiz olsa da,( Eeee herkesten H.z. Ali edebi bekleyemeyiz)
’’Hoca sana mı kaldı benim çocuğun terbiyesi ?’’,zaten 3 ay tatiliniz var ohhh! diyen bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar olsa da . Normade yüzümüze bakmayıp kapıda bekleten amirler 24 Kasım’ da öğretmenlik mesleğinin kutsiyetinden dem vurup ertesi gün unutacak olsa da . Klasik cümleyi kuruveriyoruz ve ne diyoruz? Ne para isterim ne imtiyaz ne de zam; sadece biraz saygı isterim ben. Sonra derim ki’’ İYİ Kİ ÖĞRETMEN OLMUŞUM BE!’’
Tüm öğretmenlerimin ve meslektaşlarımın öğretmenler günü kutlu olsun.
H.Ufuk ESBA
Bu yazı toplam 1266 defa okunmuştur