Asgari ücretle tek maaş üzerinden geçim sağlayan ailelerin marketlerde temel tüketim maddelerinin yanına yaklaşması cesaret ister.
Fiyatları takip etmek, bir gün aldığın ürünü 3 gün sonra aynı fiyata alabilmek ne mümkün? Fiyatları tahmin bile artık olası değil.
Bunlar yetmiyormuş gibi her market (aralarında fiyat farkı neredeyse yarı yarıya) aynı ürüne farklı farklı fiyat etiketi koyabiliyor.
Denetimsiz, karmakarışık bir durum.
Fiyat ayarlamayı gerektirecek bir değişim olmamasına rağmen bir yerlerden özellikle zincir marketler ve muadili üç beş şubesi olan yerel marketler günlük raf fiyatlarını değiştiriyorlar.
"Zam" üstüne zam yapıyorlar.
En çok da mutfakta kullanmak zorunda olduğumuz ürünlerin fiyatıyla meşguller. Patates, soğan, yağ, peynir, şeker, pirinç, bulgur, makarna, salça gibi kullanılması zorunlu ürünlerde herkes kafasına göre etiket oluşturuyor.
Kimsede bu düzensizliğe "dur" demiyor.
Daha yılın bitmesine 1 ay var.
Geçen 2021 yılının başından bugüne dek 11 ayda temel tüketim ürünlerinde %100 ile %200'lere varan oranda fiyatların değiştiğini görüyoruz.
Mesela, geçen 2021 yılının başında ilimizde ortalama 2.5 liradan satılan ekmek gramı küçültülerek 4 liraya, 5 litre ayçiçek yağı 60 liralardan 190 liralara, beyaz peynir 50 liralardan 150 liralara, kilosu 30 liralarda olan çay 80 liralara, 10 liralarda olan 1 litre süt 20 liralara, 15 lira seviyesinde olan kuru fasulye 50 liralara, 10-15 lira aralığında olan pirinç 30-35 liralara kadar fiyatının artırıldığını görüyoruz.
Kırmızı et, yumurta, balık, tavuk eti fiyat artışında kaydı bile tutulamıyor.
Ayakkabı, giyim, ev eşyaları aynı hızda devam ediyor.
Yaşam çok zorlaştı.
Bir kesim var ki; 85 milyon nüfusun yüzde 70'i doymak, günü tamamlama üzerine hayat kurmuşlar.
Borçla, krediyle ayakta duruyorlar.
Devletin hayat pahalılığına müdahale etme, fiyatları ucuzlatma üzerine kurduğu Tarım Kredi Kooperatifleri marketleri bile zam yapanlar yanında yer almış.
Bu gidişe bir "dur" denmeli.
Yapılan fiyat değişikliğinin bir gerekçesi olur. Akaryakıt, döviz kurları uzun süredir durağan şekilde. Fiyatları artmıyor, zaman zaman uluslararası piyasalardaki gelişmelerle geri bile geliyor.
O zaman zamlar niye?
Başka niyet olmalı...
Amaç siyasi iktidarı zor durumda bırakmak, yıpratmaksa bu niyetin önüne yine siyasi iktidar geçecektir ve geçmelidir de...
Biz tüketicilere düşen ise sürekli fiyatlarını değiştiren zincir marketlerden alışveriş yapmak yerine eskilerde olduğu gibi mahalle bakkallarından, pazarlardan eksiklerimizi tamamlamalıyız...