Halen enkaz altında ulaşılamayan canların olduğu konuşuluyor.
Bir taraftan enkaz kaldırma çalışmaları sürerken diğer tarafta depremi az hasarla atlatan bölgelerde hayat yavaş yavaş normale dönmeye başladı haberleri sevindirici.
Ancak bölgeye gidip gelenlerin anlattıkları bir başka...
Televizyon ekranlarında gösterilen görüntülerden gazete sayfalarında ki fotoğraflardan çok daha öte.
Milletçe bir olup bu acıları dindirmekten başka çaremiz yok.
*
Deprem bölgesinden ilimize gelen konuklarımız var.
Gelen misafirlerimizin bir şekilde acılarını dindiririz.
Önemli olan Hatay ilimiz başta olmak üzere bölgede yaşayan nüfusu yine bölgeye döndürüp doğup büyüdükleri topraklarda yaşam koşullarını oluşturarak hayatlarını sürdürmeleri temin etmek yegane amaç olmalı.
*
Depremi sağ salim atlatanların en önemli sorunu barınma.
Başka illere göç etmeyerek köylerinde, kasabalarında, yaşadıkları kentlerde yıkılan binalarının yakınında kalmak isteyenlerin haklı taleplerini karşılamak lazım.
Ağır kış şartlarında sağlıksız ortamlarda barınmaya çalışan bu insanlarımıza en kısa zamanda çadır, konteyner, soba, yakacak odun gibi temel ihtiyaçlarını karşılayalım.
Özellikle çocukların üşümelerinin, hasta olmalarının önüne geçelim.
Her bir vatandaşımız sıcak yuvaya kavuşana kadar yardım kampanyalarına devam edelim.
*
Ülkemiz doğal afetlere açık.
Hele de her köşesi deprem bölgesi.
Depreminde yıkıcı etkisini bir kez daha gördük ve yaşadık.
Deprem, sel gibi doğal afetlerden korunmanın yolu öncesinde yapacağımız hazırlığa bağlı.
Tedbirsizliğe prim tanımayalım.
Yaşadığımız kentimiz Ordu ilimiz aktif fay hatlarından uzakta, deprem bölgesi haritalarda sarı renkli gösteriliyor olsa bile hazırlığımızı ihmal etmeyelim.
Büyükşehir Belediyemiz en kısa zamanda ilçelerimiz ve köyleri, mahalleleriyle birlikte mevcut binaları denetleyerek deprem ve doğal afetlere dayanıklılık kimliğini çıkartalım.
Unutulmamalı ki geçmiş yıllarda olan büyük depremlerde Ordu ilimiz çok sayıda can kayıplarıyla birlikte yıkımlar yaşamıştır.
*
Şimdi çare üretme zamanı.
Asrın afetinden zarar görmüş, herşeyini kaybetmiş, canlarını toprağa koymuş yüzbinler için çare üretme zamanı...
Ve daha da önemlisi;
Yüz binleri değil, milyonlarca insanımızı etkileyecek, beklenen İstanbul depremi için tedbir alma, önlem alma, ivedilikle çare üretme zamanı...