14 Mayıs seçimlerine bir hafta kaldı. Geri sayım sürüyor. 5 yıl ülkemizin ve bizlerin, çocuklarımızın geleceğini belirleyecek yönetimin seçimini yapacağız.
Siyasi partiler ve Cumhurbaşkanı adayları kampanyalarına devam ediyorlar.
En önemlisi demokrasimiz işliyor.
Kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü hayat buluyor.
Son derece mutluyum.
Dünyada demokrasi ile yönetilmeyen ülkelerde halkın durumunu görünce seçimlerin hayatımızda ne kadar önemli olduğunu fark etmeliyiz.
Ve hiçbir "nedensiz" "amasız" sandığa oy kullanmaya gitmeliyiz.
Sandığa, kullandığımız oya sahip çıkmalıyız.
Vatandaş olmanın gereği budur.
*
Bu hafta içerisinde seçimlerde iddialı iki büyük partinin Ordu Cumhuriyet Meydanı'nda mitinglerini seyrettik.
Tam bir bahar havası da günlük güneşlik ortamda düzenlenen mitinglerde liderlerin bizler için düşündüğü, hayatımıza kazandıracaklarına, sorunlarımıza getirecekleri çözüm önerilerine yoğunlaştık.
Özellikle de bölgemizin tek geçim kaynağı milli ürünümüz fındık için "ne söyleyecekler" diye pür dikkat söylenecek sözleri dinledik.
Cumhurbaşkanımız, Cumhur ittifakının adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın fındık üzerine geleceğe dönük bir açıklaması olmadı.
Giresun, Ordu ve Samsun mitinglerinde fındık çiftçisinin hayalini kurduğu beklentileri seçim sonrasına, Temmuz, Ağustos ayına kaldı.
*
Millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun fındık çiftçisini mutlu eden açıklamaları oldu.
İktidara geldiklerinde geçim kaynağımız fındığın fiyatının 4 dolar karşılığı Türk Lirası olacağının sözünü verdi.
Fiyat açıklamayla kalmayan Kılıçdaroğlu, fındıkda devlet destekleme teşviklerinin artırılacağını, hepsinden önemlisi Fiskobirlik'in yeniden yapılandırılarak fındıkçının hizmetine sunulacağını söyledi.
*
Dünyanın gelişmiş ülkelerde çiftçiler ürettikleri ürünleri kurdukları kooperatifler aracılığı ile pazarlar.
Örgütlü bir yapıyla serbest piyasa ekonomisinin sermaye gücüne karşı dirençli olurlar.
Bu manada dünyanın değişik yerlerinde üreticiler ürünlerinin fiyatları düşürüldüğünde veya sorunlar yaşadıklarında eylemler düzenleyerek haklarını aldıklarına şahit olduk.
Mesela, Hollanda'da çiftçilerin traktörlü inekli eylemlerini, Fransa'da süt üreticilerinin ucuzlayan sütlerini Tarım Bakanlığı kapılarına, caddelere döktükleri akıllarda kalan sonuç getiren kooperatif destekli eylemlerdi.
*
Kooperatifler güçlü, örgütlü yapılardır. Demokrasi ile yönetilen ülkelerde olmazsa olmaz "doğru" kuruluşlardır.
Dileriz fındık çiftçisi adına Fiskobirlik kooperatif esasları doğrultusunda yapılanır, çiftçinin eskiden olduğu gibi güvendiği, ürününü değerlendirdiği kuruluş haline gelir.
*
14 Mayıs seçimleriyle ilgili seçim öncesinin son yazım olabilir.
Onun için altını çizerek belirtmek isterim.
Mutlaka oy kullanalım.
Sandığa gidelim.
Herkesin oy kullanmada, tercih oluşturmada kendine göre sebepleri vardır.
Ama yine de tercihinizi yaparken hayatınızda geçen bir günden bir sonraki gün daha iyiye gidiyorsa, yaşam konfrunuz artıyorsa, ülkemiz dünya ile rekabet edebiliyorsa, güçlü ülkeler sınıfında dünya ülkelerinden saygınlık görüyorsa, yarınlar için umutlarının gerçekleşmesinde düşündüğün soru işaretlerine verdiğin cevaplar senin için yeterli geliyorsa oyunu ona göre kullan.