Menu
Menu
 |
MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli’nin parti grup toplantısında dillendirmesiyle başlayıp aradan geçen günlerde artarak devam eden heyecanlı bir koşturma söz konusu...
TUİK kriterlerine göre il olmaya aday 25 ilçe arasında Ünye de var ve 1864 yılında il (sancak) olmuş 4 yıl içerisinde bu imkanı kaybetmiş, 150 yılı aşkın süredir de bu unvanını yeniden almayı umutla bekleyen Ünye’de bu hasrete ulaşma amacıyla faaliyet yapan “Sancak Beyliğinden Vilayete 82 Ünye” isimli bir platformun çalışmaları da hızlandı...
Bugün Ünye Ticaret ve Sanayi Odası salonunda bir toplantı gerçekleştiren platformdaki konuşmaları dinledim, konuşmacıların neredeyse hepsi özetle “tamam devlet Ünye’nin il olmakla ilgili verileri yeterli demiş ama biz bunun üzerine nasıl bir katkı koyalım da karar vericilerin muhtemel tereddütlerine son verelim” dediler...
Bu konuda yaklaşık bir aydır araştırma yaptığımı belirterek ve sözü uzatmadan görüşümü sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ünye il olmalı, çünkü;
a-Gelişmiş ve giderek daha da gelişen limana sahip: Bu limanda bir yandan turizme hitap ediliyor, diğer yandan aynı anda 3 yük gemisinin indirme yapabileceği ekonomik fayda üretilmesi söz konusu. Bu ekonomik fayda “ticari açıdan zamanla yarışan” kuzey ülkeleri için oldukça cazip bir fırsattır...
b-Yakın zamand tamamlanacak Ünye-Akkuş-Niksar karayolu çalışması var: Bu yol 1800’lü yılların sonunda planlanmış ve başta Rusya olmak üzere kuzey ülkelerin Anadolu üzerinden Ortadoğu, Güney Asya ve Afrika’ya ulaşımında stratejik önem taşıyor. Yıllar boyunca “her hangi bir savaş durumunda Rusya’nın bölgeye indirme yapmasına vesile olacağı endişesiyle” rafa kaldırılıp yeniden masaya indirilen bu proje nihayet Türkiye’nin lehine görülerek tamamlanıyor. Biz bu stratejik noktanın en önündeyiz...
c-İnanç turizmi açısından çok önemli bir değere yani Şeyh Yunus Emre’nin makamına sahibiz. Dünya’da “Yunus Emre Yılı” ilan edildiğini unutmamamız ve bu değerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Tasavvuf ilmi açısından büyük bir değer olan Şeyh Yunus Emre’nin manevi varlığı etrafında bir araya gelen bilim insanlarıyla “Ünye vesilesiyle” ülkemize inanç turizmi merkezi kazandırma imkanına sahibiz....
d-Henüz bakir bir doğal mekanda yaşıyoruz: Kimyasal gübre başta olmak üzere doğaya zarar veren ürünlerden henüz çok zarar görmemiş bir doğaya sahibiz. Yaylaları, akarsuları ve ürün çeşitliliği bakımından tarım ve hayvancılık yapabiliyoruz ve bu konuda getirisi artacak bir potansiyele sahibiz...
e-Karadenizin en güzel şehirlerinden birinde yaşıyoruz: Yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çeken bu güzelliğimiz de kapasitesinin çok üzerinde potansiyele sahip... Bu değerimize sahip çıkıp insanlığın hizmetine sunabileceğiz...
Bu ara başlıkları arttırabiliriz ama ben hemen bir öneride bulunmak istiyorum, hazır Ünye-Akkuş-Niksar yolu çalışmasının son aşamalarına gelmişiz bence bu projenin hemen yanına bir de demiryolu eklenmesi için çalışma başlatmalıyız. Buranın zemin etüdü yapılmış yani demiryolu için yeniden yapılmasına gerek yok, aynı güzergaha demiryolu da ekletilmesinde fayda görüyorum. Böylece Ünye limanına gelen ticari ürünler önce Sivas’a oradan da Hicaz Yolu olarak bilinen demiryolu ağına bağlanabilecektir.... Bu da tüm kuzey ülkeleri için Ortadoğu, Güney Asya ve Afrika’ya ulaşması için fırsat oluşturacaktır... Biz de ülke olarak bu ticaretten ekonomik gelir elde etmiş olacağız.
Bu yazı toplam 1111 defa okunmuştur