Evet, belki de milyonlarca kişi tarafından yazılı, sözlü ve görsel anlatıma konu edilen 6 Şubat 2023 tarihli afetler zinciri yaşandı...
Evet, tabi ki afet insanların elinde olmadan yaşanan bir doğa olayıdır...
Evet, (Allah'a inananlara göre) bu yaşananlar kaza ve kaderle alakalı veya komplo teorilerine bakınca HAARP teknolojisiyle üretilen yapay katliamdır...
Kaza ve kader de olsa, şeytanın uşağı düşmanlar tarafından yapılan saldırı da olsa ortaya çıkan hasarın boyutunda müteahhitlerden başka hiç mi hatalı biri yok?
Türkiye genelinde deprem, sel, yer kayması ve benzeri afetleri dikkate almadan yapılmış yerleşim ve binaların denetiminden, gerçekleştirilmesine ve kullanımına izin verilmesine kadar yüzlerce kalemde kimsede sorumluluk yok mu?
İnşaat malzemelerini üretenler, o malzemeyi binaya döndürenler, hatta dökülen betonu yeterince sulamayan işçiler de dahil tüm fertler, şirketler kişiler, onay yetkilisi sivil toplum kuruluşları, özerk ve veya resmi kurumların tüm sorumlusu/yetkilisi müteahhitler miydi?
Neden acaba?
"Senin hatan yok" denilerek büyülenmişçesine mi, yoksa "hatasız kul olmaz, suçu üstlenecek bir tek enayi ben miyim" anlayışıyla (arsızca) mı desem bilemiyorum kimse kendinde hata bulmuyor...
Yaşanan depremler ve ardındaki diğer afetler (ki yurt genelindeki dolu, sel ve benzeri olaylar buna dahildir) tabi ki Allah'ın gücü ve kudreti dahilindedir.
Elbette, sonuçta "Allah isteseydi" bu deprem olmazdı, elbette "kainatın gidişatıyla ilgili son hüküm Allah'ındır" ama Allah'ın emriyle yaşanan afet aynı zamanda kullara yönelik bir imtihan değil mi?
Depremden önce, anında ve sonrasında bölgede bulunan ve hatta onlara karşı insani görev yapması gereken tüm dünyadaki herkes bu imtihandan kendine düşen kısmı kadar mesul değil mi?
Mesela, onbinlerce insan enkaz altında çığlık çığlığa yardım beklerken “iki eli kanda da olsa” koşması gereken ilgili kurumların görevlileri, yöneticileri, malzeme sağlayıcıları, onları işe alanlar, böylesi önemli kurumlara atayanlar.. hiç mi hatanız/ sorumluluğunuz yok?
Bütün suç Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mı ki sadece o özür diledi, helallik istedi?
Peki, ya bunca afetlerle boğuşan ülkemizde hergün gerekçesiz zam yapan ev/işyeri sahipleri, esnaf ve tüccarlar? Sahi, size ne oluyor? Neyin telaşıyla zam yarışına girdiniz? Binlerce vefat eden, yaralanan, psikolojisi bozulan, iflas eden kişinin kanı/canı üzerinden kâr hesabı yapacak kadar kansız mısınız? "Fırsat" bulup da biriktirdiğiniz paralar aynı afetle karşılaştığınızda sizi kurtaracak mı?
Bölgenin en zenginlerinin bile bir tas çorba için kuyruğa girdiği günleri ne çabuk unuttunuz?
Size hikaye gibi gelebilir ama o gün ne Vali, ne Belediye Başkanı, ne Milletvekili, ne Asker/Polis, ne Ağa, ne Bey, ne iktidar, ne muhalefet.. kimsenin unvanı yoktu... Sadece ve sadece "afetzedeler" vardı, anlayın artık!
Anlayın çünkü afet bitmiş değil, hele afet değil de saldırıysa daha kötü, çünkü devam ediyor.. Bırakın delirmişçesine girdiğiniz rant yarışını, makam edinme telaşını; gidişat iyiye değil.
Bilim adamları, strateji uzmanları, siyaset bilimcileri ve daha bilmem kimler kimler, her biri bir açıdan uyarıyor; aklınızı başınıza alın!
Menu
