Dinî hayatımızda "Üç Aylar'' olarak bilinen Recep, Şaban ve Ramazan aylarının feyizli ve bereketli maneviyat mevsimine bir defa daha çok şükür girdik elhamdülillah.
12 Ocak 2024 tarihin itibari ile üç ayların ilki olan Recep ayının birinci gününe girmiştik.Bu gün itibariyle altıncı günüdür.
Recep ayı aynı zamanda bir nevi Ramazan’ın habercisidir. Üç aylar diye bilinen kameri aylardan olan Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Bu mübarek aylardan birincisi Recep'in manevî değerine, Kur'an-ı Kerim’de ve Sevgili Peygamberimizin hadis-i şeriflerinde işaret buyrulmuştur. Kur'an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır.“Allah’ın gökleri ve yeri yönettiği günkü yazısına göre ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır. Bu, dosdoğru bir nizamdır. Öyleyse o aylar içinde kendinize yazık etmeyin...” (Tövbe, 36)
Recep Ayı, gerek İslam’dan önce gerekse İslam’dan sonra mukaddes bilinen bir aydır. İslam dini gelmeden önce, bu ay girer girmez, Arap kabileleri arasında harp etmek, baskın ve çapulculuk yapmak can almak karıncayı dahi incitmek yasaklar arasındaydı.Herkes kendisini bu ayda güven içinde hissederdi. İslam geldikten sonra da, bu aya olan hürmet devam ettirildi. Bu ay Regaib ve Mirac gibi mübarek geceler ve ilâhî tecellilerle şereflendirildi. Buna sebeple mekkelilerin bu aylarda hayatlarını sürdürmek pahasına da olsa geçimlerini temin etmeleri, Kabe ziyaretçilerinin emniyetinin sağlanması sağlamış olmasıydı. üç aylar hakkında Peygamberimiz şöyle buyururlar:“Recep Allah'ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır. Üç ayların başlangıcında Hz. Peygamber’imizin şöyle dua ettiği rivayetler olunur. “Ey Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a kavuştur.
Mübarek ramazana hazırlık” Recep ayının gelmesiyle başlar hale gelmiş oldu Bu mübarek aylar içerisinde öyle feyizli ve bereketli geceler vardır ki;Bunlardan ilki olan Regaip kandili idi onu çok şükür eda ettik.
Regaiple ilgili yanlış bilinen bir inanış Hz peygamberin anne rahmine düştüğü gece olarak terkin edilmesidir.
Bu tarzdaki beyanların kaynağı belli olmayan mesnetsiz olarak ifade edilişi gerçekten bizleri üzmektedir. Yine bu manevi iklimin başlangıcı olan Recep ayı içerisinde bulunan ve idrak edeceğimiz gecelerden bir başka gece de Mirac Kandilidir. Miraç kandili ve gecesi,Allah’u Teâlâ’nın, sevgili kulu ve rasûlü Hz. Muhammed (s.a.s.)’i ; Mekke’deki Mescid-i Haram’dan, Kudüs’teki Mescid-i Aksa'ya götürdüğü (Bkz. İsra, âyet 1) ve oradan da göklerin derinliklerine yükselttiği gecedir. Müslümanlar için de ilâhî lütuflarla dolu olan feyizli bir gecedir. Recep ayı Regaib Kandili ile başlar, 27. gecesi, Mirac Kandilidi ile taçlanır ve akabinde Şaban ayının 15. gecesinde Berat kandillerini yaşar ve Ramazan ayında ki, Kadir Gecesini İnşallah ulaşır,Ramazan ve Kurban Bayramlarını müjdeleyen mübarek Üç Aylar mevsimini madden ve mağmen ibadetlerle dolu dolu yaşarız inşallah. Peygamber (s.a.v)Efendimiz Bu Ramazan ve recep ayı arasında olan günlerin ve gecelerin çok önemli olduklarını ve insanların gafletten kurtulmalarını ibadet etmelerini gerektiğini tavsiye etmişlerdir.Ameller bu aylarda alemlerin Rabb’ine tevdi edilir. Üç Aylar çok kıymetlidir,Yüce Allah’ın ruhumuza ikram ettiği faziletli ve feyizli bir zaman
Bazı alimer, Recep ayının ekin ekme ayı olduğunu,Şaban ayı sulama ayı, ramazan ayı ise hasadı biçme ayıdır.
Recep ayı sevapların katlandığı aydır. Şaban ayı günahların affedildiği aydır. Ramazan ayı kerametlerin beklendiği aydır
Üç aylarda yapılan dileklerin dalga dalga Allah’a ulaştığı, dökülen pişmanlık gözyaşlarının günahları silip yok ettiği,af ve mağfiret kapılarının açıldığı bir nevi kandiller geçididir. Özellikle bu ay içinde geçmişteki hata ve günahlarımızdan pişman bir şekilde “Af ve mağfireti” sahibi Rabbimize gönülden yalvararak “tövbe ve istiğfar”da bulunmalıyız. Melekî olduğu kadar, şeytanî özelliklere de sahip, günah işlemeye müsait olan insanın, günahlarından
temizlenmesi için üç aylar bir fırsattır.
Kısacası:Üç Aylar, günahlardan arınma, sevaplarla bezenme mevsimidir. Ramazandan önce bedeni ibadete alıştırma ,nefislere gem vurmak,günahlardan arınanların ayıdır. Üç aylara girildiğinde kişi.yaşadığı hayatında belli kuralsız ve kanunsuz alışkanlıklarına son vermeli ve hayatını Kur'an ve sünnete göre sürdürmeye gayret göstermelidir.. Unutulmamalıdır ki; İnsan bu dünyada nasıl yaşamışsa, kıyamet gününde Allah’ın huzuruna, bu dünyada işledikleriyle birlikte varacaktır. Amelleri iyi ise sevinip mutlu olacak; kötü ise pişmanlık duyarak mahcub olacaktır. Ancak bu mahcubiyetin orada faydası da olmayacaktır. Bu konuda Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır:"Ey iman edenler! Allah'tan korkun, herkes yarın için ne hazırladığına bir baksın; Allah'tan sakının, çünkü Allah, işlediklerinizden haberdardır.''(Haşr, 18) İnsanoğlu kurallı yaşamaya kendini alıştırmalıdır.
Hayatımızda adeta oto kontrol sisteminin kurulmasına vesile olan mübarek üç aylar ve kandiller, dünyevî meşguliyetlerimizden sıyrılıp, yaratılış gayesine uygun yaşamak ve yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi güçlendirmemiz gerekir.
Bu ayları bir ganimet bilmeli üç ayları oruçla karşılamalı gücü yetiyorsa oruçla bitirmeli ve ona göre değerlendirmelidir. Üç Aylar, Yaratıcımıza, ailemize, çocuklarımıza, milletimize ve bütün insanlığa karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hata, ihmal ve kusurlarımızdan dönmemize, gaflet uykusundan uyanmamıza vesile olmalıdır. Aramızdaki çekişmeleri, tefrika ve ihtilafları, şahsî menfaat hesaplarını, basit düşünce farklılıklarını bertaraf etmeli; her zamandan daha çok muhtaç olduğumuz ve yüce dinimizin bizden ısrarla istediği , barış, hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizin güçlenmesine, insanî ve ahlakî meziyetlerin yeniden yeşermesini sağlanmalıdır. Dinimizde ayrı bir değeri olan üç ayların, kişide insanî özelliklerin olgunlaşmasında ve iradenin kontrol altına alınmasında rolü büyüktür. Öncelikle Ramazan ayı gelmeden Receb ve Şaban aylarının feyzinden ve bu aylarda bulunan Regaib, Mirac ve Berat gecelerinin rahmetinden istifade edenlerden olmalıyız.Ramazan ayında ise her türlü kötülükten kendini uzak tutar ve insanî ve İslâmi yaşantılarının değişmesine gayret eder.
Bu aylarda günahkar bir kul olmamız münasebetiyle bizlere düşen bolca duayla, tövbe ve istiğfarla, oruçla, namazla, Kur’an okumayla, sadakayla kısacası ibadetlerle Oruç ve Kur’an ayı olan Ramazan ayına ulaşmak için çaba harmaktan geçer.
Böylelikle Ramazan ayını daha iyi değerlendirme fırsatını yakalamış oluruz.
Bu nedenle bu aylara kavuşmakla günahlardan uzak hesaba çekilmeden hesabını yapanlardan olmalıyızki; Bir kul olarak da bu aylarda bol bol istiğfar etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, Kur'ân okumak ve dua etmek en uygun davranışlardır. Üç Aylarınızı ve Kandillerini şimdiden tebrik eder, Cenab-ı Hak’tan hakkınızda hayırlara ve mutluluklara vesile olmasını dilerim. İlahiyatçı
Bu yazı toplam 524 defa okunmuştur