31 Mart'ta yapılan mahalli idareler seçimi yapılalı bir ay oldu.
Seçilenler mazbatalarını aldılar işe koyuldular.
Yeni dönem başkanlarının ilk icraatları hayli can sıkıcı.
Ülkemizin ekonomik sıkıntı yaşadığı, enflasyona rakam beğendirilemediği şu günlerde seçimi kaybeden belediye başkan ve idari kadrolarının lüks yaşam görüntüleri ve yeni yönetimlere bıraktıkları borçlar yenilir yutulur gibi değil.
Şatafatlı belediye hizmet binalarının ardında kasalarda personele ödenecek maaş parası bulunamazken, bırakılan borçlar neredeyse her birinin bir ülke bütçesi kadar olduğu ortaya çıktı!
Öylesine rakamlarla karşılaşıyoruz ki hayretler içinde kalıyoruz.
Borcunun olmadığını bildiğimiz ve olabileceğine de ihtimal veremediğimiz Altınordu Belediyesi'nin bile borçlu olduğu görüldü.
Hem de öyle böyle değil.
787 milyon 920 bin lira.
Yeni yönetim açıkladı.
*
Altınordu ilçemiz sınırlarında 202 bin 310 kişi yaşıyor.
Kişi başı borcu bölüşürsek her birimize 3 bin 900 lira düşüyor.
Kabul etsenizde etmeseniz de bu para bizlerden alınacak.
Şayet karşılığı varsa, doğru yerde kullanılmışsa borca lafımız yok.
Ama yok "eftürü püften" dostlar alışverişte görsünden borçlanılmış ise üzüntü verici.
Nemalanlara kuruşuna kadar "haram olsun" deriz.
Bireysel manada bundan ötesine gücümüz yetmez.
İşin hukuki boyutu var ise, bu görev de göreve gelenlerin işi.
Kaldı ki, bu borç tamamen ödenene kadar üzerine konulacak faizlerle birlikte nereye varır orası borcun yasal sahibi kurumun yöneticilerinin sorunu...
Biz vatandaşların payına düşen borçlardan dolayı gelecek hizmetleri alamamak veya gecikmesi olur.
*
Saraylar kadar ihtişamlı, şatafatlı belediye hizmet binalarına gelince;
*
En çok yadırgadığım başkanı bir kadın olan İstanbul Sancaktepe Belediyesi.
Yeni yapılan belediye hizmet binası 7 yıldızlı otellerle kıyaslanacak kadar lüks yapılmış.
Başkanlık katında başkana özel farklı farklı makam odaları, mutfaklar iki adet banyolar, şark odası, ve sıradışı pahalı mobilyalar...
8 başkan yardımcısının bulunduğu yönetici katlarında her yardımcıya özel bölmeli odalar ve banyolar bulunuyormuş.
Daha neler neler?
*
Bir türlü anlayamadım.
Mantığını da çözemedim.
Bir belediye hizmet binasında 8,10 tane banyo niye yapılır?
Diğer tarafta aynı belediye kasasını yeni yönetime 0 (sıfır) lirayla teslim ediyor.
2 milyar lira da borç bırakıyor.
*
Kadın yöneticileri tarif edin deseler, ortak görüş " tasarruflu, tutumlu, israfı sevmeyen, insanları ve canlıları seven, çevreci, duygusal hele de çocuk sevgisinden dolayı bulunduğu bölgede çocuklara iyi bir gelecek hazırlamayı görev kabul eden ve uygulayan" diye tanımlarız.
Yani yuvayı dişi kuş yapar misali...
*
Yaşadığımız dönemde öyle örnek kadın siyasetçileri de gördük.
Mesela, Almanya'nın eski başbakanı Angela Merkel.
16 yıl Almanya'yı yönetti.
21 yıl Almanya siyasetinde kaldı.
Dünyanın gidişatını yönlendiren Şansöyle Merkel, markette evinin alışverişini yapıp, normal bir apartman dairesinde yaşayıp 3 veya 5 takım elbiseyle siyaseti bitirdi.
Angela Merkel gittiğinde Alman ekonomisi dünyada 3.ncü büyük ekonomiye sahip, kişi başı milli gelir 46 bin euro idi. Veriler de bizim ülkede ki TÜİK verileri cinsinden değil, milim milimine gerçekçi ve güvenilir.
*
Netice:
Şapka düştü, kel göründü.
Türk milletinin inancı, ahlaki değerleri, kültürü, aldığı aile terbiyesi, vatan, bayrak ve millet aşkı böyle yöneticilerle maalesef örtüşmüyor.