Aybastı Perşembe yaylamızla ilgili gelişmeleri yakından takip etmeye çalışıyorum.
Hafta içerisinde yaylada yapılan etkinlik ve basın açıklaması, ardından Milliyetçi Hareket Partisi ilimiz Milletvekili Sayın Naci Şanlıtürk'ün, Ana Muhalefet Partisi ilimiz Milletvekili Sayın Dr. Mustafa Adıgüzel'in açıklamalarını değerli ve sorunun çözümünde etkili olabileceğini düşünüyorum.
İktidar- muhalefet Ordu ilimiz adına ortak dil konuşuluyor olması çok kıymetli.
*
Bir kere Aybastı ilçemizin verimli topraklarının neredeyse yüzde 70'ine yakın bölümü maden sahası ilan edilmiş ve duyduklarımız doğru ise tamamı maden şirketlerine ruhsatlandırılmış.
Üzülmeli miyiz, sevinmeli miyiz bilemiyorum.
Ülkemizde halen işletilmekte olan maden şirketlerine bakacak olursak hiç sevineceğimiz bir durum yok.
*
Bu konularda çok yazı yazdım.
Yeraltı kaynaklarımızın değerlendirilmesine, çıkartılmasına, ekonomiye kazandırılmasına karşı değilim.
Ancak yeraltındaki kaynakları çıkartacağız diye yer üstünü yok etmek, sonsuza dek kullanım dışı bırakmak, talan etmek doğru değil.
Burada ülkemizin âli menfaatleri, halkımızın sağlığı, doğal yaşam öncelik olmalı.
Hele de dünya mirası olan tüm insanlığın ortak değeri durumunda ki Perşembe yaylamızın böyle bir talana, yok edilişle karşı karşıya bırakılması kabul edilebilir değil.
Hele de madencilik faaliyetlerine ve sonuçlarına bir anne duygusuyla bakılınca inanın iç dünyamda yaşadıklarımın tarifi yok.
Dün yeşil gördüğümüz hayat dolu toprakların siyanürle zehirlenip çöl fotoğrafı görüntüsü vermesi çok acı.
*
Her yıl 10 binlerce yerli yabancı turistin ziyaret ettiği Perşembe yaylası menderesleri, yer üstü güzelliği, tarım yapılabilecek toprakları, tatlı içilebilir doğal su kaynakları, hayvancılık faaliyetleri, arıcılık bir kalemde sonsuza dek yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Perşembe yaylamız, Aybastı toprakları ve Ordu ilimiz genelinde ilan edilen, ruhsatlandırılan maden sahaları yeniden değerlendirmeye alınsın, doğal ekosisteme zarar verecek maden arama ve işletme faaliyetleri ruhsatları iptal edilsin.
*
Belli ki maden sahalarının en ağır faturasını yöre insanı yaşıyor. Fatsa ilçemizde ve Erzincan ilimizde örneği halen canlı ve etkileri insanları canlarından etmeye kadar vardı.
O insanlar bir zaman geliyor doğup büyüdüğü yaşamaktan nesiller boyu mutlu olduğu toprağını, köyünü, yaylasını, obasını terk etmek durumunda kalıyor.
Onun için en büyük sorumluluk burada Aybastı yerel yöneticilerine, belediye başkanına, sivil toplum kuruluşlarına düşüyor. O bölgeleri maden sahası ilan eden mensubu bulundukları iktidar partisinin yöneticilerine kararın yanlışlığını, vazgeçilmesi gerektiğini anlatmalılar.
Ordulu, Fatsa, Aybastı topraklarından Ankara'da gidip ülke siyasetinin en önemli kimliği olan TBMM Başkanımız Sayın Numan Kurtulmuş'a durum anlatılmalı, desteği alınmalıdır.
İlimiz ve ülkemiz adına çalışkanlığı, doğrudan yana tavır alması, sözlerini "kim ne deri" kâale almadan konuşan MHP Milletvekili Naci Şanlıtürk'ün Perşembe yaylasında sahip çıkması ve maden şirketinin karşısında olması bölgemiz adına sevindirici bir gelişme.
Perşembe yaylasında verilen maden arama ruhsatının iptal edilme beklentimizi güçlendirdi.
*
Kapitalizmin hırslarına, paragözlülüğüne, doyumsuzluğuna, sömürüsüne Ordu ilimizin ve ülkemin kaynakları teslim edilmemeli.
Dünya mirası, insanlığın ortak varlığı Perşembe yaylası menderesleri yok olmasın.
Menu
