Geçen hafta Ordulular birbirinden güzel, birbirinden heyecanlı, hayatlarında çoğunun ilk gez gördüğü, belki bir daha göremeyeceği gösterilere şahit oldular, izlediler.
TEKNOFEST organizasyonuna ilimizin ev sahipliği yapması dolayısıyla seyretme şansını yakaladığımız gösterilerin en muhteşemi ve gurur vereni hiç şüphe yok ki SOLOTÜRK pilotları ile 6 uçaktan oluşan TÜRK YILDIZLARI pilotlarının uçuş gösterileriydi.
Binlerce Ordulu ve il dışından gelen vatandaşlarımız Ordu'da tarihi günler yaşadılar.
Tayfun Gürsoy Parkı'ndan seyrettiğimiz bizim çocuklarımızın gösterilerinde, ayaklarımız yerde olmasına rağmen zaman zaman yaşadığımız heyecandan "yerden kesildi" "dizlerimizin bağı çözüldü", "kalbimiz durdu" "tüylerimiz diken diken oldu" ifadeleriyle tarif edebiliriz.
Hele de SOLOTÜRK Pilotunun yaptığı uçuş muhteşemdi. Boztepe'nin yamaçlarına doğru süzülüşüne bakamadık bile.
Gösteri bitiminde kocaman savaş makinası uçağın Mostar köprüsü üzerinden sanki yürür adımlarla Tayfun Gürsoy Parkı üzerinde alçak irtifada uçması, selamlama seremonisini ifade edecek kelime yok...
Pilotlarımızı gökyüzünün maviliklerinde bir kartal gibi güvenli uçması, gösterisini tamamlaması için dualarla, alkışlarla destekledik.
*
Allah, vatanımızın varlığı ve bekası için, al bayrağımızın bu semalarda dalgalanmasıuğruna hayatlarını ortaya koyan tüm güvenlik kuvvetlerimizi, askerlerimizi, polisimizi korusun.
Yıldızlarımız sonsuza dek vatanımızın gök kubbesinde var olsunlar...
*
Unutulmaz bir anımız oldu.
Teşekkürler SOLOTÜRK, teşekkürler TÜRK YILDIZLARI...
*
SOLOTÜRK ve TÜRK YILDIZLARI pilotlarımızın gösterileri olduğu günde Ordu'da trafikte yaşanan sıkıntı ve sorunlardan umarım bu kenti yöneten yöneticilerimiz kendilerine bir ders çıkartabilmişlerdir.
Hele de SOLOTÜRK pilotumuzun gösteri yaptığı gün şehir merkezi, Bahçelievler ve Akyazı Mahallelerinde trafik felç oldu.
Yüzlerce aracın Bahçelievler sokaklarına park etmiş olması, gösteri bitimiyle birlikte hareket etmeleri sokak aralarında, ana arter yollarda, şehir merkezinden geçen karayolunda adeta trafiği hareket edemez hale getirdiler.
Yaklaşık 2 saat süreyle Altınordu ilçemiz şehir sınırlarında santim santim ilerleyen araç trafiği akıllara bir doğal afet durumunda yaşanacakları getirdi.
Malum bir doğal afet deprem "ben geliyorum lütfedip trafikte tedbirinizi alınız" demez.
Ordu ilimiz her ne kadar deprem bölgesi dışında sayılsa da olmayacağının garantisi yok. Her an bir doğal afetle karşılaşabiliriz.
Yetkililerimiz böylesi bir ortamda mı planlama yapıp insanlarımızı sağlıklı ve düzenli şekilde tahliye edecekler?
Yoksa zaten ulaşım için pek de yeterli olmayan dar sokaklarımızda "başınızın çaresine bakın" mı diyecekler.
Büyükşehir ve ilçe belediye yetkililerimiz hiç zaman kaybetmeden şehir trafiğini olabilecek afet durumlarında sağlıklı işleyen düzenlemeye kavuşturmalılar.
Mesela;
*Yol güzergahları için, caddeleri tek ve çift yönlü otopark yapmaktan çıkarmalılar.
* Cadde ve sokaklara araç parkı düzenine ve işletmeciliğine son verilmeli belediye bütçelerine gelir getirici kalem olarak görülmemeli.
* Cadde ve sokakları ulaşımın, araçların hizmetine sunmalılar.
*Avrupa kentlerinde olduğu gibi caddelerde ve sokaklarda müsait olabilecek park yerlerine park yapılacaksa otomatik saat uygulamalı park düzeni kurulmalı.
* Şahıs apartmanların sokağa ve yeşil alana terk edilen bölümlere prefabrik iş yerleri açılmasından, ruhsatlandırılmasından öncelikle vazgeçilmeli, kaldırımların yayalara terki sağlanmalı...
* Bilinmeli ki kent kültürü yönetenin de yaşayanın da ortak kültürü olup herkesi bağlaması gerekir.
Yoksa vatandaşımız işini bilir, yolunu bulur, yaşar gideriz mantığı çağdaş, modern, insanca yaşamın doğrusu olamaz...