Sürekli istismar edilen bir konu,karneyle ekmek dağıtımı meselesi:
İkinci Dünya Savaşı’nın Türkiye’ye etkisi üretimin düşmesi ve tüketimin artması şeklinde oldu
Hububat fiyatları yavaş yavaş yükseldi ve büyük şehirlerde un bulunamaz hale geldi
Hükümet, büyük şehirlerde ekmek tüketimini sınırlandırarak ekmek darlığını gidermek için ekmeğin karneyle dağıtımına karar verdi ve geniş kitlelerin en temel besin maddesi olan ekmeği karneye bağladı
Hükümet, 13 Ocak 1942’de kabul ettiği kararnameyle ekmeğin kartla dağıtımı işleriyle ilgili masrafları karşılamak üzere Ticaret Vekâleti emrine 200.000 lira tahsis etti
14 Ocak 1942 tarihinden itibaren İstanbul’da ekmek karneyle verilmeye başlandı
Murakabe Komisyonu, yeni bir narh belirleyerek yaptığı açıklamada 750 gramlık ekmeğin 12,5 kuruş olduğu ve karne mukabilinde verileceğini ifade etti
17 Ocak’tan itibaren Ankara’da da ekmek karnesi dönemi başladı
Ankara Valiliği yaptığı açıklamada, karnesi olan vatandaşların şehirdeki 24 fırın ve 170 satış noktasından ekmek alabileceğini açıkladı
22 Ocak’ta bir başka büyük şehir İzmir, ekmek karnesiyle tanıştı
Ardından birçok şehirde karne uygulamasına geçildi
Büyük şehirlerle beraber diğer vilayetlerdeki değişmez ve dar gelirlilerle ailelerinin de karne ile ekmek yedikleri dikkate alındığında 8 milyon kişin ekmeği karne ile almıştı
Millî Korunma Kanunu kapsamına giren suçlara bakmak için oluşturulan Millî Korunma Mahkemeleri’nin en yoğun mesaileri karne ve ekmek suistimalleri davalarına bakmak oldu....star gazete
2. Dünya savaşı yıllari almanlarin Bulgaristan ve yunanistani işgal ettiği ,6 milyonluk nazi ordusuyla komşu olduğumuz bir dönemdi.Dusunun ki ülkede ulaşım sınırlı bir şekilde trenle kalanında at ve eşeklerle yapılmaktaydı,25 milyonluk ülke 1.5 milyon askeri silah altına almıştı ve tabii ki öncelik bu askerlerin karnını doyurma zorunluluğu idi.Bugun sinirimizda bir savas olmadığı halde akaryakıt bir yılda %125 elektrik %100 yağ,gübre şeker iki katından fazla artmisken tarihi konuları devrin sartlari içinde ve insaflica değerlendirmenizi tavsiye ederim.Eger o alman ordulari bugün kapımızda olsaydı sonuç çok daha elim ve vahim olacaktı.Bu vesileyle İsmet paşayı ve yönetim kadrosunu saygıyla anıyorum,ruhları şad olsun.Bizi dünya savaşının dışında tutmaları bile tek başına muazzam bir diplomatik başarıdır...