Muzaffer GÜNAY
Ordu, en küçük Büyük Şehir ve bir unvanı daha var: 30 Büyük şehrin ekonomisi en düşük olanı da Ordu. Dahası ülkemizin 81 ili arasında gelir bakımından 69. sırada bulunuyor.
Belli ki, durum iyi değil. Göç vermemizin ilk sebebi ekonomik yetersizliktir. Mitilini alan, gurbet yollarına düşüyor. Bilineni bir defa daha yazmış olalım: Ordu’nun kalkınabilmesinin en önemli parametrelerinden biri turizmdir. Yılda şu kadar yerli, bu kadar yabancı turist Ordu’yu ziyaret etmektedir; türünden replikler, avuntu kabilinden şişirme haberlerdir. Gelen turist sayısı kaç olursa olsun, bunun bir önemi yoktur. Geceleme sayısı tayin edici bir ölçüdür. En az üç gün kalmadıktan sonra gelen turların ciddi bir para bırakmadığını açık açık ifadede fayda var.
Ordu genelinde turizmin gelişmesinin temel argümanlarından biri de ‘KIRSAL TURİZM Projeleri “nin hazırlanıp uygulamaya konulmasıdır. Ordu için en öncelikli çalışma EKO-TURİZM olmalıdır. Gerçekçi olmak, başarının yarısıdır.
EKOTURİZM’İN MERKEZİ FATSA’NIN HEMEN ARKSINDAKİ KABAKDAĞI KÖYÜ’dür.
Ekoturizmin nabzı Kabakdağı’nda atmaktadır. Şirin, munis, sakin bir GÜRCÜ köyüdür bu köy. Gürcüler ziyadesiyle müteşebbis ruhludurlar. Başarmak için gayret göstermekten geri durmazlar. Bunun bariz örneği Tur acentası işletmecisi işinin profesyoneli olan Güven ÖZEL’dir. Ben, birkaç kez Kabakdağı’na gittim, çekimler yaptım, yazılar yazdım. Benden çok daha vurgulu olarak yerel basın genişçe ve defalarca yer verdi. Lakin, ne turizm sektörü ,( son yedi aydır ne yaptığı pek anlaşılmayan) Kültür ve Turizm Müdürlüğü, ne de diğer ilgili resmi - sivil kurum ve kuruluşlar, FATSA KABAKDAĞI OYM’ye hak ettiği ilgiyi göstermiş değiller şu güne kadar. Neyse, sadede gelelim:
Sektörün profesyonellerinden olan sevgili Güven ÖZEL’in öncülüğü ile KABAKDAĞI DÜŞÜNCE KULÜBÜ’nün yıllara yayılan örnek çalışma ve hayata geçirdikleri projeleri, kendi portföylerinden olmak üzere buraya alalım:
-Fatsa Organik Fındık Üreticileri Birliği’ni kurduk.
-Organik tarım ve fındıkçılık eğitimleri yaptık.
-Kültür varlıklarımız tespit edildi.
-Yerel rehberleri eğittik.
-32 gayde özgün eğlence kültürümüzü canlandırdık.
-Tanıtım ve pazarlama için fuarlara stant açtık.
-Ev otelleri oluşturduk.
-Tüm Arap ülkelerinin büyük elçi ve eşlerini ağırladık.
-Farklı tv programlarına çekimler yaptık.
-Tarihi alana taştan cami yaptık.
-Yerel turizme önem verdik.
-Gezi alanı ve rehberlik konusunu sisteme koyduk.
-Turizm toplantılarına katıldık.
-Turistler için Arapça rehberlik, konaklama ve ağırlama kültürünü geliştirdik.
-1500 kişiye destinasyonu tanıtmak için ücretsiz tur, check up, cilt bakımı yaptırdık.
-Seyahat acentesi kurduk.
-Yerli ve yabancı devlet büyüklerini ağırladık.
-Profesyonel info gruplarına tanıtım yaptık.
Evet.. liste böyle devam edip gidiyor.
Turizm Haftası vesilesiyle kaleme aldığımız bu yazı ile yetinmeyecek, yeri geldikçe kalem oynatacağız. 16.04.202