Selamlaşmayı başaran insanlar ve toplumlar hep beraber omuz omuza huzur ve güven içerisinde gül gibi yaşarlar, başaramayanlar gerek ülkede ve Ünye de, gerekse dünyada özelliklede Müslümanların yaşadığı coğrafyada yaşadıklarını zannederek resmen sürünüyorlar… 

Ne yaparsan yap, ne kazanırsan kazan hepsi bu dünyada, ebediyete hiçbirini değil, sadece insanlığını götürebildiğin fani dünyada gerek ailece, gerekse topluca huzur ve güven içerisinde hayat sürmenin ilk ve tek yolu, hem kendine hem de selam verdiğin insana, sen benim için değerlisin, selamını aynı sevgi ve saygı içerinde alan insanda sende benim için değerlisin mesajını içeren selamlaşarak yaşamak, sadece aileler ve akrabalar için değil, toplumlar içinde büyük bir ayrıcalıktır.

Sevgi, saygı ve selam yoksa huzur ve güven yok. Huzur ve güven yoksa uzun ömürlü hayat yok. 

Yüce Allah’ın akıl vererek yarattığı insan, dili, dini, ırkı ve rengi ne olursa olsun dünyanın her yerinde insandır. Ve insan onuruna, gururuna yakışır biçimde huzur ve güven içerisinde, mensubu olduğu devleti tarafından can, mal ve namus güvencesi altında hep beraber omuz omuza insanca yaşama hakkına sahiptir.

Yüce Allah’ın akıl vererek yarattığı akıl sağlığı yerinde insan düşünen, düşünerek yaşayan, düşünerek yaşaması gereken canlıdır. Zaten akıl sahibi ve akıl sağlığı yerinde insanı insan yapan düşünerek yaşamasıdır.

Düşünerek yaşayan insan, yüce Allah’ın yarattığı tüm insanlar ile ölene dek birlikte paylaştığı fani dünyada birbirlerine karşı sevgi ile saygı ile hoş görülü davranarak huzur ve güven içerisinde yaşamak zorunda. Çünkü tüm insanların huzur ve güven içerisinde insanca yaşam sürmelerinin en önemli ilacı sevgi, saygı ve hoşgörüyle bilerek ve isteyerek karşılıklı selamlaşmasıdır. Sevgi ve saygı huzuru artırır ömrü uzatır. Sevgiden, saygıdan yoksun insanlar ve toplumlarda huzur yoktur olmaz olamaz. Sevgi, saygı ve selamlaşma hem kişiler arasında, hem toplumlar arasında sağlanacak huzurun ve güvenin ilk ve tek anahtarı ve en önemli teminatıdır. Başka türlü davranılması halinde insanlar huzur ve güven içerisinde yaşayamaz.

Sorumluluk duygusuyla yaşayan akıl sağlığı yerinde saygıdeğer insanlar, okurla ve birlikte yaşadığımız Ünyeliler, bugün sizlerle yazar Murat Demirocak kardeşimizin “Benden herkese merhabalar” başlığı altında kaleme aldığı ve tüm insanları sevgi ve saygı ile birbirine bağlayıp huzur ve güven içerisinde yaşamlarını sürdürmelerine vesile olan selamlaşmanın her hal ve durumda insanların hayırlı, huzurlu ve güvenli yaşam sürmeleri için önem arz ettiğini anlayıp kavrayarak insanca yaşamalarına karınca kararınca katkımız olsun istedik.

Benden herkese merhabalar. Tanışmanın ve iletişimin yegâne yolu olan selamlaşma...

Selamlaşma; Daha da önemlisi selam vesilesiyle oturup iki kelime sohbet bile edebiliyorlar insanlar.

Çünkü söylerken bir çırpıda söyleyiverdiğimiz bu sözü ne kadar az kullanıyoruz, ne kadar da esirgiyoruz çevremizdekilerden. "Günaydın, iyi akşamlar, merhaba" demiyoruz; hatta bazen görmezden geliyoruz birbirimizi.

"Merhaba" bir selam sözü olmasının yanında bütün iyi dilekleri de saklıyor içinde. “Benim için değerlisin” mesajı veriyor ya da “konuşacak kadar vaktim olmasa da seni fark ettim” mesajı. Hem merhaba demek önce insanın kendini mutlu ediyor, kendine iyi geliyor.

Selamlaşmak neden önemli?

Selamlaşmak bir kişi veya grup ile iletişime geçmeden hemen önce yapılan başlatıcı bir hareket de ondan...

Selam vermek karşı tarafı iyi hissettiren bir etkiye sahiptir.

Yalnız bir adama veya bir seyyar satıcıya, işini yapmakta olan bir işçiye selam verdiğinizde mutlu olduğunu hemen görürsünüz. Çünkü selam vermek karşıdakinin toplumda dikkat çeken, önem verilen ve onaylanan biri olduğunu hissettirir.

O halde herkese “Merhaba”