İnsanın doğasında var yükseklere çıkmak, yükseklerden bakmak, göklerde gücün sahibi kartalları özenmek.

Avrupa'ya gidenler, dünyanın farklı ülkelerini gezenler görmüşlerdir. 

Hristiyan inancında bazı kiliseler dağların, kayaların başlarına inşa edilmiştir.

Aşağıdan baksanız gökyüzünün bir katında, yukarıdan baksanız kendinizi bulutların arasında sanırsınız.

En yakınımız Trabzon'da ki Sümela Manastır'ı gibi.

Bir dönem insanların yaşam yeri olarak kullandığı, Kybele tanrıçasının kendini güvende gördüğü Ordumuzun 930 rakımlı Yoroz tepesi tamda böyle bir yer. 

Kartalların, şahinlerin kanat salladığı noktada.

Ordu Büyükşehir Belediye gayret etmiş, uğraşmış yıllara, gelecek nesillere kartal yuvası bir eser meydana getirmiş.

Yoroz Seyir Terası.

Ordu'yu, Giresun'un Bulancak ve Piraziz ilçelerini Ordu Giresun Hava Limanı'nı, karışı tepeleri (Boztepe'yi) kuş gözüyle görüp seyredebilirsiniz.

Muhteşem bir zirve, muteşem bir görüntü.

Ulaşımda epey kolaylaştırılmış.

Aracınızla belli bir noktaya ulaştıktan sonra 1071 adımlı toprak, taş zemin üzerine konulmuş ağaç merdivenlerden yürüyor zirveye ulaşıyorsunuz.

Gerisi hava açıksa keyfini yaşamaya kalıyor.

*

Yoroz Seyir Terasında giderken gözümüze olumsuzluklarda takılmadı değil.

Bir kere son yağmur ve sel afeti bölgeye ciddi zararlar vermiş.

Yollarda halen temizleme, kayan toprakları, taşları kaldırma çalışmaları devam ediyor.

Adı "kent ormanı" ama kentin fotoğrafı Yoroz' a da yansımış. 

En üzüntü veren görüntü yaşamaya direnmeye çalışan orman örtüsüne ki kestane ağaçlarının tamamının ayakta kurumuş olmaları.

Masa başında, üniversitelerde yüzlerce ziraatçı uzmanın var olduğu bir yerde ağaçların kurumasına maalesef çözüm bulunamamış.

Çözüm bulmak bir yana neden kuruduğu bile bilinmiyor.

Onlarca kestane ağacı maalesef ayakta ölmüş.

Görüntüsü insanın içini acıtıyor.

*

Sonra o güzelim doğanın içerisinde insanlıktan yeterince nasiplenememiş  bir kısım canlılar çöplerini her tarafa saçmışlar.

Pet şişeler, naylon poşetler ve bolca sigara izmaritleri.

Ordu Büyükşehir Belediye'sinin 6,7 kişilik temizleme ekibi de bizim ziyaretimizde iş başındaydı.

Zirvede inşa edilmiş seyir terasının üzerinde sigara izmaritleri, kağıt mendil parçaları, poşetler, petler topladılar.

Çöplerini doğaya bırakan sorumsuzlara içten içe isyan ettik söylerdik ama ne fayda...

Demek ki onlarında yaşam biçimi öyle.

Evlerinin oturma odasında içtiği suyun pet şişesini koltuğun altına atıyorlardır, çekirdek kabuğunu halının üzerine bırakıyorlardır.

*

Güzel bir gün geçirdik.

Denizin kıyısından 10 km. yol gidip 930 rakımına çıkmak, yaşadığın gezdiğin yerleri bulutların arasından seyretmek huzur veren bir duygu. 

Bizlere bir lütuf.

Yoroz Seyir Terası'na sizde çıkın.

"Boztepeye çıkmalı, şu Orduya bakmalı" türküsünü, Yoroz'a çıkmalı şu Orduya bakmalı diye okuyacağınız kesin...

İyi seyirler.