İsrail 7 Ekim’den bu yana Gazze’yi bombalıyor.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarında şu ana kadar 3 bin 542'si çocuk, 2 bin 187'si kadın olmak üzere 8 bin 525 Filistinlinin öldürüldüğünü, 21 bin 643 kişinin de yaralandığını bildirdi.
İsrail kaynakları ise Gazze'den düzenlenen saldırılarda 317'si asker 1400'den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin ise yaralandığını duyurdu.
Peki; İsrail Gazze’den ne istiyor.
Jeopolitikçi ve Stratejist Dr. Nejat TARAKÇI “Gazze’nin Gizemi” adlı çalışmasında bu durumu şu cümlesiyle özetliyor.
“40 kilometrelik çok küçük bir kıyı şeridine sahip Gazze’nin deniz alanları hem enerji yönüyle hem de enerji güvenliği yönüyle hayati önemdedir.
Gazze Şeridi Akdeniz kıyısında 40 kilometre uzunluğunda dar bir sahil şerididir. Gazze Şeridi hiçbir ülke tarafından bağımsız bir devlet veya devlet bölgesi olarak kabul edilmemektedir. Aksine dünyadaki genel kabul, İsrail’in bir parçası şeklindedir. İsrail, Gazze Şeridi'nin hava ve deniz sahalarını kontrol etmektedir. Gazze Şeridi’nin İsrail ile 51 kilometre ve Mısır ile 11 kilometre uzunluğunda kara sınırı vardır. Gazze Şeridi ılıman bir iklime sahiptir. Kışları serin yazları sıcaktır. Doğal kaynakları; ekilebilir arazi ve yeni keşfedilmeye başlanan doğal gazdır. Doğu Akdeniz’deki bu küçük toprak parçası için neden bu kadar kan dökülmekte, kontrolsüz ve ölçüsüz bir güç kullanılmaktadır? Kriz ve savaşlar asla tesadüf değildir. Bunlar uzun zamandır çözülemeyen sorunların, azaltılamayan gerginliklerin ve küresel güç merkezlerinin uzun vadeli çıkarlarının sonucudur. “
Evet; uzun vadeli sonuçlar.
Esas gerekçe bu.
İyi de İsrail buradan, bu savaştan çıkabilir mi?
Pek çok uzman İsrail’in tek başına başarılı olamayacağı görüşünde; lakin hem tüm dünyada silah pazarını elinde tutan Yahudi Lobisi hem de bu lobi tarafından kontrol edilen ABD yönetimi İsrail’in yanında duruyor. Bundan cesaret alan İsrail Yönetimi ve şımarık çocuk Binyamin Netanyahu Gazze’de saldırılarını artırarak ve kara harekatını da genişleterek masumların canına kıymaya devam ediyor.
Bir taraftan İsrail saldırılarını artırırken diğer tarafta İslam Coğrafyasından Gazze’ye destekler gelmeye başlıyor. Zira Yemen Silahlı Kuvvetleri Sözcüsü Yahya Saree Filistin'in yanında olduklarını belirterek İsrail'e savaş açtıklarını tüm dünyaya ilan ederken, Mısır'dan da dikkat çeken bir açıklama geldi. Mısır Başbakanı Medbuli, “Sina’daki her kum tanesi için milyonlarca can feda etmeye hazırız” diye konuştu.
Eğer böyle giderse Gazze’den sonra Ortadoğu’nun komple savaş bölgesi olması kaçınılmaz olacaktır. Bu durumda ise hayatını kaybeden masum insanların sayısı artacaktır. Buna başta Türkiye olmak üzere sorumluluk hisseden ve gücü olan her devlet bu duruma dur demeli ve barışı sağlamak üzere çok daha fazla çaba sarf etmelidir.
Gelelim yazımızın başlığındaki soruya.
İsrail tuş olur mu?
Evet olur. Lakin barıştan yana olanların devreye girmesi gerekir.
İsrail’e bir daha cesaret edemeyeceği yaptırımlar uygulanır ise İsrail tuş olur.
Hergün korkarak yaşamaktan vazgeçilir ve cesur olunursa İsrail tuş olur.