Sayılı günler çabuk geçer.

Nasıl ki 5 yıl göz açıp kapayıncaya kadar geçip gittiği gibi.

Gelecek 5 yılda emin olun çabuk geçecek.

Çoğumuz 2029 yılı Mart ayı geldiğinde  "daha dün gibi" demeden kendimizi alamayacağız.

*

Son 5 yılda yaşadığınız kentte, şehirde, mahallede, sokakta neyimiz değişti.?

Mesela, mahallemizde çocuklar oynasın diye bir park mı açıldı?

Bir kütüphane, bir okul mu yapıldı?.

45, 50 kişilik sınıflarda okumaya çalışan çocuklarımızın saysı 20 kişilik sınıflara mı düşürüldü?

Sokak yolumuz, mahalle yolumuz asfaltla mı kaplandı?

Sık sık sokaklarda patlayan içtiğiniz suyun eskimiş, kullanım ömrünü çoktan tamamlamış boruları, şebekesi mi yenilendi?

Patlayan su borularını tamir etmek için kırılan asfalt kaplamalar tamir sonrasında yine asfaltla mı kaplandı, yoksa çakıl kum dökülüp düzlenip gidildi mi?

Her gün üzerinde yürüdüğünüz yaya kaldırımları şehrin bütünü dikkate alınarak eşit yükseklikte yeniden mi yapıldı? 

Yoksa halen mahalle mahalle farklı beton, taşlar dizilerek farklı farklı yükseltideler mi?

Engelli yurttaşlarımızın şehir hayatına katılımı noktasında dünden farklı ne yapıldı?

Şehrin merkezinden dışarı çıkıp dünün köyleri, bugünün Mahallelerinde hayatınız geçen 5 yılda daha konforlu düzeye mi çıktı?

Aracınızla dünün köylerinden Çarşamba pazarına geldiğinizde kolayca park edebildiğiniz park yeri bulabildiniz mi? Yoksa sokaklarda dönüp dürüp durdunuz mu? 

*

Şunun şurasında az bir zaman sonra geçen 5 yılda kendinizi sorguya çekip vereceğiniz cevaplarla 31 Mart'da sandığa gideceğiz.

Sizin hayatınıza daha iyi yaşam adına dokunulmuşsa size dokunan eli havada bırakmayın.

Tutun birlikte yol yürümeye devam edin.

Şayet dokunulmamışsa vereceğiniz karar gelecek 5 yılınızı daha kaybettirmesin.

Ömür çok kısa. 

Her gün tanıdık bir yüzün aramızdan ebediyen ayrıldığına birlikte şahit oluyoruz.

Daha huzurlu ve konforlu bir şehirde yaşamak bizlerinde en doğal hakkı.

Onun için bugünün işini yarına bırakmayalım...