Allah akıl vermiş yaratmış tüm insanları. Herkes kendi yolunu günümüzde de olduğu gibi kendinden başkasını düşünmeyen kendinden başkasına huzur ve güven içerisinde insanca yaşama hakkı tanımayan bencil insanlar ve idareciler değil, aklı erdiği kafası çalıştığı kadar kendi belirlesin demiş. Çünkü başkası size sadece akıl verir ama para vermez. Parası bittiğinde elime baksın gelsin bana el açsın boyun büksün diye…
Dün bugün ve halen daha bencil insanlar ve idareciler aynı sistemi uygularlar uyguluyorlar zaten. Bu yüzden akıl sahibi ve akıl sağlığı yerinde insanlar olarak sağır kurbağa misali sizlerde olumsuz insanlara ve idarecilere karşı sağır olun. Size güya akıl veren bencil insanların ve idarecilerin kendini düşünerek yaptıkları tüm konuşmaları ve boş vaatleri duymayın. Kendi bildiğiniz yolda yürümeye devam edin. İnanın sonuçta kazanan sizler ve mensubu olduğunuz cennet vatan ülkeniz Türkiye cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahibi tüm aziz Türk milleti olacaktır.
Buyurun bu özde makaleyi okuyun, daha çok insana okutun ki insanoğlu okuyup öğrendikçe dünyayı, hayatı ve insanları daha iyi tanır. Okumayan bildiğiniz gibi başkalarının salyalı ağzına bakarsa günümüzde de olduğu gibi yolda kalır. Ben biz ne yaptık da bu zavallılara uyduk diye kara kara düşünürken sadece kendisi değil ailesi ve evlatları dahil tüm millet olarak sürünerek yaşamaya devam eder. Aynen günümüzde olduğu gibi. Netice olarak siz siz olun olumsuz tüm düşüncelere kulağınızı tıkayın hiçbirini sağır kurbağa misali duymayın. Ki hedefe ulaşın…
Günlerden bir gün… Kurbağaların yarışı varmış. Hedef, çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Bir sürü kurbağa da arkadaşlarını seyretmek için toplanmış. Ve yarış başlamış. Gerçekte seyirciler arasında hiçbiri yarışmacıların kulenin tepesine çıkabileceğine inanmıyormuş. Sadece şu sesler duyulabiliyormuş; “Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar!”
Yarışmaya başlayan kurbağalar kulenin tepesine ulaşamayınca teker teker yarışı bırakmaya başlamışlar. İçlerinden sadece bir tanesi inatla ve yılmadan kuleye tırmanmaya çalışıyormuş.
Seyirciler bağırıyorlarmış:
“…Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar!..”
Sonunda, bir tanesi hariç, diğer kurbağaların hepsinin ümitleri kırılmış ve yarışı bırakmışlar. Ama kalan son kurbağa büyük bir gayret ile mücadele ederek kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Diğerleri hayret içinde bu işi
nasıl başardığını öğrenmek istemişler.
Bir kurbağa ona yaklaşmış ve sormuş bu işi nasıl başardın diye. O anda farkına varmışlar ki….Kuleye çıkan kurbağa sağırmış!
Olumsuz düşünen insanları duymayın… Onlar kalbinizdeki ümitleri çalarlar!
Olumsuz düşünceler ne kadar etkiler yaşamımızı?
Peki ya siz; çevrenizde başaramayacağınızı düşünen insanlar varken nereye kadar devam edersiniz?
Ümitlerinizin kırılma noktası nedir?
Ümit etmek başarıyı nasıl böylesine etkiler?
Ve olumsuz düşünceler hedeflerimizden nasıl uzaklaştırır bizleri?
En iyisi bütün bu gürültü-patırtının içinde sağır kurbağa olmak galiba..
***
Olumsuz düşünen insanları duymayın!…..
Onlar; kalbinizdeki ümitleri çalarlar!.
Kimsenin ümitlerinizi çalmasına izin vermeyin! Alıntı.