Okumak ve öğrenmek sonsuzdur, okumanın ve öğrenmenin sonu yoktur.
İlim sahibin birine alim ve ulemmâ denir.
İlim sahibi olmadan boş konuşana da boş teneke misali ses çıkarana da cahil denir.
“Alim, ilim” Allahın isimlerindendir. Öyle kolay değildir herkesin ona ulaşması alim ve İlim sahibi olması,O kilşnin yıllarının emeğinin karşılığı olduğunu herkes bilmelidir. ilim,irfan sahibine yani alim olan kişilere herkese saygı göstermelidir
Türk milleti olarak bizler gerçekten ilim sahiplerine sonsuz derece de bağlıyız ve onlara saygı samimiyet ve hürmet göstermekteyiz.
gerçekte zaten bu böyle olmalıdır.
Ama ne acıdır ki;Son zamanlarda din adına, din bezirganlığı yapanlar, din satanlar, şurası bir gerçektir; “Din satanın dini olmaz, nedeni ise o din olaraktan zaten var olanı satmış ve kendisinde de din din kalmamıştır.
Dostlarım: Allah Resul’ü; Veda haccının sonunda biz Ümmetlerine şöyle seslenmiştir; Ümmetlerim sizlere iki emanet bırakıyorum ona sımsıkı sarıldığınız müddetce asla yolunuzu şaşırtmazsınız.
O Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim ve Resulullah’ın sünnetidir.
Bugünümüze baktığımızda yaşadığımız dinin indirilen din olmadığını ve uydurulan bir din Olduğunu görmekteyiz
Yani:Din olaraktan,indirilen dini terk ettik din satan çıkarcı bezirganlarının dini olan uydurulan dine tabi olduk.
Gerçekten bu çok acı bir şeydir. Bizlerin dine uyması gerekirken, bizler dini kendimize uydurmaya çalıştık
Birgün gemiyle Seyri Sefer yapan kendini bilmiş kabul eden adamın birisi,KAPTAN’NIN Yanına sokularak,Kendince bilmişlik ve ukalalık yaparak, Bu tiplere şöyle derler; Okumadan alim, yazmadan Katip olanlar,
Kendilerine güvenen çok bilmiş biri yerine koyarak,kendinden emin bir şekilde,
Kaptan bey der!
Sen hiç emsile, bina,fikıh,kimya fizik okudunuzmu der?
O’da hayır efendim der
Kendini bilmiş kişi; Eyvah..!
Sen bu dünyayı boş yaşamış birisin ömrününün yarısı gitti desene..!
Biraz sonra fırtına çıkar ve bu sefer kaptan bilmiş kişiye sorar?
Gemi biraz sonra alabora olacak peki sen Yüzme bilirmisin,kendini kurtarabilirmisin der
O’da Hayır efendim der.
Kaptan bu sefer bilmiş kişiye derki;
Desine ki; Senin ömrünün hepsi gitti..
Herkes haddini bilmelidir. Eğer sen haddini bilmezsen işte bu şekil haddinizi bildirirler.
Ben haddimi bilirim; Bin bilen olsam bile, bir bilen kişi,benim için çok değerli ve makbul bir kişidir.
O bir tane bilgiye sahip olan kişiye benim,sizlerin ve hepizin ihtiyacı olduğunu unutmayalım.
Bugün ne geldiyse bizim başımıza, haddimizi bilmemezlikten ve aynı zamanda; Cahilliğimiz ve kibirimiz yüzünden gelmiştir.
Allah Resul’ü: ilim müminin yitiğidir, onu arayıp bulun demişlerdir.”ilim Cin’de de olsa, ister mesafe olarak kabul edin, isterseniz bu gavurdur deyin ,O ilim oradan alınıp taksil edilmeli, öğrenilen ilim başkalarına da öğretilmelidir. Onun içindir ki; Allah Resul’ü: “Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz. İlim tahsil etmek öğrenmek dinimizde kadın ve erkeğin üzerine farz bir ibadettir.
Allah Resul’ü :“Ya öğrenen ol, ya öğreten ol, ya dinleyen ol ya da ilmi seven ol. Fakat sakın beşincisi olma. Yoksa helak olursun.” buyurmuşlardır (Taberânî, Beyhakî)
Yüce Rabb’im bizleri bilen öğrenen bildiğini öğreten ve yayanlardan eylesin.
Yüce Allah..! Hepimizi ilmi ile amel edenlerden eylesin