HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
HABER ARAMA


Ordu Nöbetçi Eczaneleri
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Transfer Ogezi Transfer Trabzon Havalimanı Tranfer Samsun Şoförlü Araç Kiralama

Gündoğdu Yıldırım

Gündoğdu Yıldırım

EDİP AKBAYRAM

4 Mart 2025 Salı Saat: 14:41

EDİP AKBAYRAM

Öyle zamanlar oluyor ki sevdiğiniz insanlar bir bir öteki dünyaya göç

ederler.

Öyle zamanlarda çaresiz kalırsınız, kime üzüleceğinizi, kimin yasını

tutacağınızı bilemezsiniz.

Öyle bir dönemi yaşıyoruz, sevilen birçok insan göçüp gidiyor.

Ölenler ve kalanlar…

Doğmak kadar ölümler de maalesef insanoğlunun gerçeği…

Her bir canlı doğduğu gibi ölecektir.

İyi de ölümü kabullenmek zor iş…

Konuşulduğu gibi olmuyor; yüreğinizde, kalbinizde, beyninizde hasar

açıyor.

Bedenimizden bir parçanız kopuyor.

Hele bu ölümler bilindik olunca daha bir zor geliyor.

Edip Akbayram gerçekten ülkemize mal olmuş büyük bir sanatçı.

Onun edebîye intikali tüm Türkiye’yi derinden etkiledi.

Aynı duygu Ferdi Tayfur’un vefatında da yaşanmıştı.

Sosyal medya resmen sallanmıştı.

İyi insanlar hak ettiği ilgiyi sevgiyi görüyorlar, bu konuda Türk

toplumun vicdanına her zaman güvenmiş, takdir etmişimdir.

Deniz Üstü Köpürür', 'Aldırma Gönül', 'Güzel Günler Göreceğiz' ve

'Hasretinle Yandı Gönlüm' gibi unutulmaz eserlere hayat veren Edip

Akbayram 29 Aralık 1950'de Gaziantep'te doğdu.

Dokuz aylıkken çocuk felcine yakalanan ve çocukluğu hastalıkla geçen

Akbayram'ın müzikle ilişkisi küçük yaşlarda bir orkestra kurmasıyla

başladı.

Amatör olarak evlerinin yakınındaki bir düğün salonunda çalışan

Akbayram, lise döneminde ise arkadaşlarıyla beraber kurdukları

orkestrada Karacaoğlan ve Pir Sultan'ın deyişleri üzerine besteler

yaparak müzikle bağını sağlamlaştırdı.

Akbayram, 1968 yılında liseyi bitirmesinin ardından İstanbul'a giderek

doktor olma hayaliyle sınavlara girdi ve diş hekimliği bölümünü

kazandı.

Diş hekimliği bölümü ile müzik arasında seçim yapmak zorunda kalan

Akbayram, müziği seçerek 1971 yılında Altın Mikrofon Yarışması'na

katıldı. Usta sanatçı, yarışmada Aşık Veysel'in şiirinden esinlenerek

hayata geçirdiği ilk bestesi olan 'Kükredi Çimenler' ile birinci oldu.

Kısa sürede ünlendi.

Ezilenlerin, köylülerin, işçilerin türkülerini söyledi.

12 Eylül döneminde yasaklı sanatçılar arasına girdi.

Edip Akbayram’ı dinlemek suç sayıldı.

Sıkıntılı dönemler yaşadı.

Düşüncesinden, kişiliğinden, kimliğinden ödün vermedi.

Birçok ödüle layık görüldü.

Birçok ödül aldı.

Dünya görüşüme uymuyor, diyerek verilen ödülü reddettiği de oldu.

Kendisinin cenaze töreni için de "Beni seven, son yolculuğuma

uğurlayacak dostlarımın, arkadaşlarımın içinden geçen düşüncelerdir.

İster alkışlarla gönderirler, ister çiçeklerle gönderirler, ister hiçbir şey

yapmayarak gönderirler. Bu o anki bir doğaçlama olayıdır yani."

diyerek halkına olan inancını ortaya koymuştur.

Her ölüm erken ölümdür!

Ne desek boş tabii ki…

Giden geri gelmiyor.

Yaşar Kemal, “O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler.”

demişti.

Yerinde doğru bir tespitti.

Yaşanası bu dünyadan iyi insanlar da kötü insanlar da çekip gidiyorlar.

Kimse baki değil.

Bunun bilincindeyiz.

Bir sanatçının ölümü normal değil.

Bir yerler boş kalıyor.

Gözler arıyor.

Bir Edip Akbayram geçti bu dünyadan!

Işıklar içinde uyusun…


Bu haber toplam 26 defa okunmuştur

Yazı Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Yazıya Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Yazarın Diğer Yazıları