Her ne kadar dünyayı ve hayatı dili, dini, ırkı ve rengi ne olursa olsun yüce Allah’ın akıl vererek yarattığı insanlar ve canlılar ile birlikte kendimizi hayata dair her konuda özellikle de din, Allah ve iman konusunda bilgili görsek yada kabul edilsek de insanlara sözler ile yol göstermek yerine yaşamımızla örnek olmaya çalışmak en doğrusu. Çünkü sözlerle uyarı ya da nasihat, istenmeyen olumsuzlukların yaşanmasına sebep olur, oluyor ne yazık ki.

Yüce Allah’ın yarattığı tüm kullarına rehber olarak indirdiği Kuran'ı Kerim'de yaratılmış tüm kullar dinde zorlama yapmadan ve yaşamadan hür ve bağımsız yaşar. Bu ulvi emir yaratan yüce Allah’ın akıl vererek yarattığı tüm kulları için geçerlidir. Din kimsenin tekelinde değildir. Ve bu yüzden dinde zorlama yoktur. İnsanlar dinini özgürce yaşarlar. 

Yüce Allah akıl vererek yarattığı dili dini ırkı ve rengi ne olursa olsun tüm kullarına rehber olarak indirdiği kuranı kerimde oku ey kulum cahillikten kendin kurtar derken manevi yönünü de hesap ederek son peygamber Hz. Muhammed’i mensubu oldukları dinlerini özgürce yaşayarak ifa etsinler diye elçi olarak gönderdi ve bu insanlar içinden çıkan, okuyan öğrenen ve savaş meydanlarındaki anlık boşlukları okuyup öğrenerek değerlendiren ve bu sayede sadece ülkesini ve insanlarını değil tüm dünyayı ve insanlarını tanıma şansı yakalayan Atatürk ve silah arkadaşları bizlere ilelebet payidar olacak bir devlet, özgürce serpilip gelişebileceğimiz bir ülke ve çağının en ilerisi olan halkın kendi kendini yönettiği cumhuriyeti bırakmıştır.

Bize miras bırakılan Türk istiklalini, Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etme görevini, Türkiye’mizi çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmak suretiyle yerine getirmek onlara minnet borcumuzdur. Bu insani borcumuzu öder iken beşer, şaşar yaratılışımız gereği hata yapabiliriz, ama bu hatayı günümüzdeki insanlar ve idareciler gibi sürekli değil, bir kez yapıp yaptığımız hatadan ders çıkartarak inancımız gereği Allah'ın gösterdiği yoldan devam ederiz, etmeliyiz tüm insanlar olarak. Çünkü hepimiz ölümlüyüz, nasıl olsa öleceğiz. 

Öleceğini bilerek yaşayan insanların benzer hataları bile bile yapması ve cezaevine düştükten sonra hata yapanın ve hataya sebep olanın yaptıkları yanlıştan ders alarak yoluna insanca devam etmesidir.

Çünkü insanlar eşittir. Hiç biri bir diğerine üstün değildir. Hepsi akıl sahibidir. Akıl sahibi bir insanın akıl sahibi bir insana hayata dair hiçbir konuda, hele hele insanların manevi olarak rahatlamasına vesile olan yüce Allah yarattığı kullarına rehber olarak indirdiği kutsal kitabımız Kuran’ı Kerim’de dinde zorlama yoktur, din ve iman konusunda tavandan tabana tüm insanların ve özellikle de idarecilerin hiçbir insana ahkâm kesme hakkı yoktur. Herkesin birlikte dünyayı ve hayatı paylaştığı ülkesine insanlarına ve insan dostu canlıların yaşam haklarına saygı göstererek huzur ve güven içerisinde yaşamaları en tabii hakkıdır.

Çünkü insanların ve canlıların yaşam hakkı yaratan yüce Allah tarafından tüm canlılara verilmiş en tabii haktır ve bu kutsal yaşam hakkına yaratılmış tavandan tabana etkili, yetkili hiç kimsenin hiç bir şekilde karışma ve müdahale etme hakkı yoktur, haddi de değildir 

Basit Hata Sonrası Eyvah Para Etmez, Etmiyor Biliyorsunuz…

İşte bir anlık hırsla, düşünmeden yaşanmış acı olaydan bir kesit…

Herkesin hepimizin ailesinde,akrabasında yakınlarında arkadaşlarında kapı komşularında benzer olumsuzluklar yaşamış insanlar vardır.

Ne olur bundan sonra da olsa herkes hepimiz bu yaşanmış acılardan ders alalım ve benzer insani hatalara düşmeyelim.Bundan sonra yüce Allah kimseye böyle acılar yaşatmasın.!