Değerli Başkanım, zatı âlinizi makamınızda ziyaret edip, önemseyeceğinizi umduğum iki hususta düşüncelerimi arz edecektim.
Ancak ne yaptımsa görüşmeyi başaramadım. İki ay önce randevu için ismimi yazdırdım, bu güne kadar bana dönen olmayınca, bende bu önerilerimi köşemden yazılı paylaşmaya karar verdim..
Değerli Başkanım, sizin proje konusunda çok hassas olduğunuzu biliyorum. Bu sunacağım projeler, değerlendirilebilirse, bölgemizde alternatif bir gelir kapısı da oluşturabilecek potansiyele sahip iki ürün, dezavantaj gibi görünürken avantaja dönüşmüş olacaktır.
Bunlardan birincisi “ISIRGAN OTU” dur.
ISIRGAN Otunun dünya yüzünde en yoğun bulunduğu bir bölgede yaşıyoruz. Bu otu bahçelerden yok etmek için halkımızın kıymasallar kullanarak, hem ekonomik yönden, hem de toprağın doğal yapısını bozarak zarar ettiği herkesin malumudur.
Oysa değerlendirile bilse, dezavantaj gibi görülen bu bitkinin, avantaja dönüştüğü görülecektir.
Isırgan otunun onlarca derde deva olduğu, bütün dünyaca kabul edilen bir vakıa iken, bizin sahip olduğumuz böyle bir nimeti değerlendirme yerine, çevreye zarar verecek şekilde imhasıyla uğraşmamız, çok akıllı bir durum değildir.
Geçmişte bu konuyu, yurt dışında ve yurt içinde zincir marketleri olan bir dostuma sormuştum: “Bu ısırganlar üreticiler tarafından toplanıp kurutulsa satılır mı?” diye. Oda: “Bana ne kadar kurutulmuş ısırgan getirilirse getirilsin, ben onun hepsini, hem de Avrupa’nın tamamında kolayca satarım.” Demişti. Hatta isterseniz, siz kutulayın, isterseniz ben de kutulayıp satabilirim.” Diye ilave etmişti.
Tabi bu konu başka zincir marketlerle de konuşulabilir.
Büyükşehir bünyesinde kurulmuş olan, “TARIM A.Ş” bünyesinde yapılacak bir organizasyonla, 10 kg hijyenik şekilde kurutulmuş ısırgan getirene, şu kadar TL verilecek dendiği zaman, ısırganın bu bölgede en kıymetli ürün haline geldiği görülecektir.
Mirasçılar yer paylaşırken ısırganlı yerleri almak istemezken, değerlendirilmeye başlanınca, herkes ısırganlı yerlere talip olacak, bu yolla kimyasalların zararı da önlenmiş, üreticimiz bu konudaki harcamalardan da kurtulmuş olacaktır.
İkici husus bahçelerdeki OTLARIN ekonomiye kazandırılmasıdır.
MALUMUNUZDUR Kİ, bölgemizdeki ot yoğunluğu ülke ortalamasının çok üzerindedir. Ne yazık ki, bu otlardan hemen. hemen hiç istifade edilmemektedir. Bu otlar, hayvan yemi olacak şekilde (silaj veya kuru ot şeklinde) değerlendirilmiş olsa, samana olan bağımlılık çok önemli oranda düşeceği için, besleme maliyetlerinin ucuzlaması üreticiyi daha çok hayvan beslemeye yönlendirmiş olacaktır.
Bu proje, hayvancılığın artması konusunda diğer desteklemelerden daha etkili sonuçlar doğuracağı kesindir.
Bu hususta, “TARIM A.Ş.” bünyesinde yapılacak bir organizasyonla değerlendirilebilirse, mevsimlik işçilerde verimli bir alanda istihdam imkanı bulmuş, üreticide heba edilen bu nimeti en güzel şekilde değerlendirmiş olur.
Sayın Başkanım, Ordu kamuoyuna ve şahsınıza saygıyla arz etmek istediğim hususlar şimdilik bu kadardır.
Belki bu husus başkaları tarafından da düşünülüp, önerilmişte olabilir.
Kimin önerdiğinden ziyade, önerilen projelerin getirisi, maliyeti hesaplanarak, bölgemizin işine yarayacak bir sonuca ulaşılması son derece önemlidir kanaatindeyim.